Ottoman Turkish
KÜZİNYAK : Ottoman Turkish
Bez yıkayanların tokmağı
KÜZR : Ottoman Turkish
Yay gezi
KÜZUM : Ottoman Turkish
Ağzında dişi olmayan yaşlı deve
KÜŞ : Ottoman Turkish
"f. ""Öldüren, öldürücü"" mânalarına gelerek tamlama yapmada kullanılır. Meselâ: Düşman-küş: Düşman öldüren."
KÜŞA : Ottoman Turkish
"f. ""Açan, açıcı"" mânâlarına gelerek tamlama yapımında kullanılır. Meselâ: Dil-küşâ
Gönül açan, gönül açıcı, ferahlık veren."
KÜŞAD : Ottoman Turkish
(Küşât) f. Açış. İlk açılış merasimi. * Açma, fethetme. * Yeni yapılan resmi bir yapının ilk defa olarak açılması
KÜŞADE : Ottoman Turkish
(Küşude) Açık. Açılmış. Ferahlı
KÜŞADETMEK : Ottoman Turkish
Açmak. Açış merâsimi
KÜŞAYİŞ : Ottoman Turkish
f. Açıklık. Ferahlık
KÜŞENDE : Ottoman Turkish
f. Öldüren, katil, öldürücü
KÜŞİŞ : Ottoman Turkish
f. Öldürme, öldürüş. Katletme
KÜŞLE : Ottoman Turkish
Hind vilâyetinde yetişen zehirli bir ot kökü
KÜŞTAR : Ottoman Turkish
f. Kesilmiş veya kurban edilmiş koyun. * Et
KÜŞTE : Ottoman Turkish
(C.: Küştegân) f. Öldürülmüş, maktul
KÜŞTEGÂN : Ottoman Turkish
(Küşte. C.) Öldürülmüşler, öldürülmüş olanlar
KÜŞTEGÂN-I ZİNDE : Ottoman Turkish
Şehitler. Şehid olmuş kimseler
KÜŞTEN : Ottoman Turkish
f. Öldürmek
KÜŞTERE : Ottoman Turkish
f. Uzun dülger rendesi
KÜŞTÎ : Ottoman Turkish
f. Pehlivanlık, güreşme
KÜŞTÎGİR : Ottoman Turkish
f. Pehlivan, güreşçi
KÜŞTÎGİRÎ : Ottoman Turkish
f. Pehlivanlık
KÜŞUD : Ottoman Turkish
Memesi küçük davar
KÜŞÂ : Ottoman Turkish
açan
KÜŞÂD : Ottoman Turkish
açma
KÜŞÂDE : Ottoman Turkish
açılmış
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani