Ottoman Turkish
MADALYA : Ottoman Turkish
aşarılı kimselere takılan madeni nişan
MADALYON : Ottoman Turkish
oyuna takılan süs eşyası
MADARİB : Ottoman Turkish
(Madrab. C.) Darbedilecek, dövülecek yerler
MADCA' : Ottoman Turkish
Yatılan yer. * Kabir. Mezar
MADDE : Ottoman Turkish
Zahir duygularla hissedilen, ruhâni olmayıp, ağırlığı olan, cismâni bulunan. * Asıl, esas, cevher, mâye. * Bend, fıkra, kısım. * İlm-i Kelâmda: His âzâmız üzerine bir takım muayyen ihtisâsât husule getiren veya getirebilen, her şey. * Tıb: Çıbanın içinde hasıl olan yara
MADDE : Ottoman Turkish
uzayda yer dolduran varlık
MADDE-İ ACİNİYE : Ottoman Turkish
Hamur gibi yoğurulmuş cisim
MADDE-İ MUSAVVİRE : Ottoman Turkish
Tıb: Kanın küreciklerinden başka gıda maddesinden olup, azot ve sair maddeleri içine alan sulu cisim. Canlı hücrelerin vücudunu teşkil eden ve içinde çoğunun çekirdek bulunan albüminli madde. Protoplazma
MADDE-İ ULYÂ : Ottoman Turkish
Kıymetli cevher maddesi, yüksek madde. Çok kıymetli şey
MADDEPEREST : Ottoman Turkish
maddeye taparcasına düşkün olan
MADDEPERVER : Ottoman Turkish
maddeyi seven
MADDETEN : Ottoman Turkish
Cismen. Madde ve cisim olarak. * İş olarak, iş ile. * Gözle görülür ve elle tutulur şekilde
MADDETEN : Ottoman Turkish
maddece, madde bakımından
MADDİYAT : Ottoman Turkish
(Maddiyet. C.) Maddi ve cismâni şeyler. Gözle görülüp elle tutulur cinsten şeyler
MADDİYET : Ottoman Turkish
(C.: Maddiyât) Gözle görülüp elle tutulan şey. Cismâni
MADDİYUNLUK : Ottoman Turkish
"Maddiyunların mesleği. Maddecilik. Hiçbir müsbet delile dayanmıyan ve sadece maddeye istinad eden ve ruhâniyatı ve mâneviyatı inkâr edenlerin bâtıl akideleri.(Maddiyunluk, mânevi tâundur ki, beşere müthiş sıtmayı tutturdu; gazab-ı İlâhiye çarptırdı. Telkin ve tenkid kabiliyeti tevessü' ettikçe o tâun da tevessü' eder. M.)(Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir, göz ise, mâneviyatta kördür. M.)"
MADDİYYUN : Ottoman Turkish
"(Maddiyun) Maddeciler. Her şeyin esası madde olduğunu iddia edip, ruhaniyatı inkâr eden dinsizler. Her şeyi madde ile ölçenler. Masnuât-ı İlâhiye olan mahlukatı ve zerrelerin muntazam hareketini, tesadüf eseri gibi kabul ve tevehhüm edip dinsizliğe yol açmağa çalışanlar.(Maddiyyun denilen bir kısım ehl-i dalâlet, zerrattaki tahavvülât-ı muntazama içinde Hallâkiyet-i İlâhiyyenin ve kudret-i Rabbâniyenin bir cilve-i âzamını hissettiklerinden ve o cilvenin nereden geldiğini bilemediklerinden ve o kudret-i Samedâniyenin cilvesinden gelen umumi kuvvetin nereden idare edildiğini anlıyamadıklarından, madde ve kuvveti ezeli tevehhüm ederek, zerrelere ve hareketlerine âsâr-ı İlâhiyyeyi isnad etmeye başlamışlar. Fesübhanallah! İnsanlarda bu derece hadsiz cehalet olabilir mi ki, mekândan münezzeh olmakla beraber herbir yerde herbir şeyin icadında herşeyi görecek, bilecek, idare edecek bir tarzda bulunur bir vaziyetle yaptığı fiilleri ve eserleri; câmid, kör, şuursuz, iradesiz, mizansız ve tesadüf fırtınaları içinden çalkanan zerrâta ve harekâtına vermek, ne kadar câhilâne ve hurafetkârâne bir fikir olduğunu, zerre kadar aklı bulunanların bilmesi gerektir. Evet bu herifler vahdet-i mutlakadan vazgeçtikleri için, hadsiz ve nihayetsiz bir kesret-i mutlakaya düşmüşler; yâni; bir tek İlâhı kabul etmedikleri için, nihayetsiz İlâhları kabul etmeye mecbur oluyorlar. Yâni; bir tek Zât-ı Akdesin hassası ve lâzım-ı zâtisi olan Ezeliyeti ve Hâlikıyeti, bozulmuş akıllarına sığıştıramadıklarından; o hadsiz, nihayetsiz câmid zerrelerin ezeliyetlerini, belki Uluhiyetlerini kabul etmeye mesleklerince mecbur oluyorlar... L.)"
MADDİYYUN : Ottoman Turkish
maddeciler, mâneviyata inanmayanlar îmansız felsefeciler
MADDİYYUNLUK : Ottoman Turkish
maddecilik, materyalizm, maddeden başka her şeyi inkâr eden dinsiz felsefeciler
MADDÎ : Ottoman Turkish
(Maddiye) Cismâni. Madde ile alâkalı olan. Maddeye ait. * Paraca ve malca. * Paraya ve mala fazlaca ehemmiyet veren. * Dokunma, koklama, görme, işitme, tatma ile hissedilip duyulan şeyler
MADDÎ : Ottoman Turkish
madde ile ilgili, maddece
MADDÎYE : Ottoman Turkish
madde olan
MADDÎYÂT : Ottoman Turkish
maddî şeyler
MADE : Ottoman Turkish
f. Dişi. Erkeğin zıddı
MADG : Ottoman Turkish
Çiğneme. Ağızda çiğneyiş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani