Ottoman Turkish
MEHDİYYE : Ottoman Turkish
Mehdiye âit ve mensub olan. Mehdiye dâir ve müteallik. * Hediye. Armağan
MEHDUM(E) : Ottoman Turkish
(Hedm. den) Yıkılmış, hedmolunmuş, yıkık
MEHDUR : Ottoman Turkish
(Hedr. den) Yazık edilmiş, ziyan edilmiş. Boş yere gitmiş
MEHDÎ : Ottoman Turkish
hidayete eren ve hidayete vesile olan, âhirzamanda eserleri ve talebeleriyle îmana hizmet ederek yeryüzünü nurlandıran büyük ve nuranî âlim
MEHDÎMİSÂL : Ottoman Turkish
Mehdî gibi
MEHEBB : Ottoman Turkish
(C.: Mehâbb) Rüzgârın estiği yer
MEHEL : Ottoman Turkish
(C: Mühul-Emhâl) Yavaş yapmak. * Sonraya bırakmak, te'hir etmek
MEHENK : Ottoman Turkish
Ölçü. Miyar. * Altın ve gümüş ayarını anlamaya mahsus taş. Üzerinde altın tecrübe edilen siyah taş
MEHENK : Ottoman Turkish
ölçü taşı
MEHERE : Ottoman Turkish
(Mâhir. C.) Mâhirler, ustalar, üstadlar. Hüner sahibi ve elinden iş gelen kimseler
MEHFAK : Ottoman Turkish
Bol nesne
MEHİST : Ottoman Turkish
f. Ağır, sakil
MEHK : Ottoman Turkish
Suyun rengi yeşil olmak
MEHL : Ottoman Turkish
Vakit verme. Vâde. Mühlet. Bir işi belli bir zamana kadar te'hir etme
MEHLEKE : Ottoman Turkish
(C.: Mehâlik) Tehlikeli yer veya iş
MEHLİKA : Ottoman Turkish
f. Güzel. Ay yüzlü
MEHMA-EMKEN : Ottoman Turkish
Olabildiği kadar. Mümkün mertebe
MEHME : Ottoman Turkish
(C.: Mehâme) Irak, uzak. * Issızlık. * Korkunç sahrâ. Büyük çöl
MEHMED : Ottoman Turkish
Muhammed isminin Türkçede meşhur olmuş değişik şeklidir. Resul-i Ekrem Efendimize verilen ve sadece ona lâyık bulunan Muhammed (A.S.M.) ismine hürmeten bu değişiklik âdet olmuştur
MEHMED AKİF : Ottoman Turkish
(
1936) Şiir ve manzumeyi sırf İslâmiyete hizmet için yazdı. İlk Türkiye Büyük Millet Meclisinde İstiklâl Marşı manzumesi kabul edilerek milletin mâneviyatına büyük faydalar sağladı. Çanakkale Şehidlerine hitaben yazdığı manzumesi de aynı mahiyettedir. Bu İslâm mücahidinin şiirleri Safahât isimli yedi kısımdan ibâret bir kitabda toplanmıştır. (R. Aleyh)
MEHMEDCİK : Ottoman Turkish
Kahraman ve mücahid mânasında Türk askerine verilen ünvandır
MEHMUM : Ottoman Turkish
Endişeli. Düşünceli
MEHMUSE : Ottoman Turkish
"Gizli. Gizlenmiş eşya. * Örtülmüş. * Tecvidde: Gizli okunan harfler. Fısıltı ile okunan harfler. $ sözü, bu harfleri toplamıştır. Bunun zıddı ""Huruf-u mechure"" dir."
MEHMUSEN : Ottoman Turkish
Gizli olarak
MEHMUZ : Ottoman Turkish
Gr: Hemzeli kelime. Harfin kökünde hemze varsa o kelimeye denir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani