Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MEZHER : Ottoman Turkish

çiçeklik

MEZHERE : Ottoman Turkish

Çiçek yeri. Çiçek bahçesi

MEZHERE : Ottoman Turkish

çiçeklik

MEZHÜVV : Ottoman Turkish

Kibirli, gururlu

MEZİ : Ottoman Turkish

İlm-i Halde: Kadınla oynamak veya şehvetle yanına gelmek gibi hâllerde erkeğin tenasül cihazında zuhur eden yapışkan renksiz akıcı cisim. (Bu hâl abdesti bozar, gusül icab ettirmez)

MEZİL : Ottoman Turkish

Daralıp gönlündeki sırrı ifşâ eden, sıkıntıdan içindeki sırrı açıklayan. * Ayağı uyuşmuş. * Malını ve sırrını herkese gösterip açıklayan. * Küçük cüsseli, zayıf, hafif kimse

MEZİLLET : Ottoman Turkish

Yanlışlığa sebeb olacak şey. * Ayak kayacak yer

MEZİR : Ottoman Turkish

Fâsid olmak, fesatçılık yapmak

MEZİYET : Ottoman Turkish

güzel özellik

MEZİYYAT : Ottoman Turkish

(Meziyyet. C.) Meziyyetler. Üstünlük vasıfları

MEZİYYET : Ottoman Turkish

"İyilik. İyi ve salih hareket ve faaliyet.(Dünyaca havas tanınan insanlardaki meziyet, sebeb-i tevazu' ve mahviyet iken, tahakküm ve tekebbüre sebep olmuştur. Fukaranın aczi, avâmın fakrı, sebeb-i merhamet ve ihsan iken; esaret ve mahkûmiyetlerine müncer olmuştur. M.)"

MEZİYYET-İ İFÂDE : Ottoman Turkish

İfâde meziyeti

MEZİYYÂT : Ottoman Turkish

meziyetler

MEZK : Ottoman Turkish

(Mezâk-Mezka)
Tatmak, tadına bakmak. * Tadacak yer

MEZKUM : Ottoman Turkish

Zükâm hastalığına tutulmuş. Nezle olmuş, nezleli

MEZKÛR : Ottoman Turkish

Zikri geçen. Zikredilmiş. Evvelce bahsi geçmiş olan. (Bak: Mezbur-Merkum)

MEZKÛR : Ottoman Turkish

anılan

MEZL : Ottoman Turkish

Muztarib olmak, acı ve ıztırab çekmek

MEZLAKA : Ottoman Turkish

Ayak kayacak yer. Kaypak yer. * Mc: Yanlışlığa düşmeye sebeb olan hal

MEZMERE : Ottoman Turkish

Çok şiddetli hareket ettirmek

MEZMUM : Ottoman Turkish

Zemmolunmuş. Makbul olmıyarak ayıplanmış. Kötü

MEZMUN : Ottoman Turkish

(Bak: Mazmun)

MEZMUR : Ottoman Turkish

"Terennümle okunan kaside, ilâhi ve münâcat. * Hz. Dâvuda (A.S.) inen ""Zebur""un Surelerinden herbiri."

MEZMÛM : Ottoman Turkish

yerilmiş

MEZNEB : Ottoman Turkish

(C: Mezânib) Kepçe. * Suyun akacak olduğu yer