Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MUHTEREM : Ottoman Turkish

hürmet edilen, saygın

MUHTERİ' : Ottoman Turkish

Misli görülmedik bir şey icâd eden. İcâd eden. Yeni bir şey bulan. Yeni bir şey meydana getiren. * Uydurma şeyler ortaya atan. Müfteri

MUHTERİB : Ottoman Turkish

(C.: Muhteribin) (Harb. den) Savaşan, harbeden, muhârib

MUHTERİBÎN : Ottoman Turkish

(Muhterib. C.) Harbedenler, savaşanlar, muhâribler

MUHTERİF(E) : Ottoman Turkish

(Hiref. den) Sanatkârlar. İş sâhibleri

MUHTERİK : Ottoman Turkish

Ateşle yanmış olan. Yanan

MUHTERİK : Ottoman Turkish

yanan

MUHTERİS : Ottoman Turkish

(Muhteriz) Sakınan. Çekinen. Çekingen

MUHTERİS : Ottoman Turkish

ihtiraslı

MUHTERİZ : Ottoman Turkish

Sakınan. Çekinen. Çekingen

MUHTERİZÂNE : Ottoman Turkish

f. Sakınarak, çekinerek. Çekine çekine

MUHTERİÂNE : Ottoman Turkish

f. Yeni bir şeyler icad ederek. Yenilikler ortaya koyarak. * İftirada bulunarak

MUHTESİB : Ottoman Turkish

(Hisab. dan) Belediye işlerine bakan memur. * Kanundan ziyâde idâri ve örfi işler için karar veren. İhtisâb ağası. (Bak: İhtisab)

MUHTETİM : Ottoman Turkish

Sona erdiren. Hitâma vardıran

MUHTETİN : Ottoman Turkish

Sünnet olmuş

MUHTETIB : Ottoman Turkish

(Hatab. dan) Koruluk, orman, meşelik. * Odun toplıyan

MUHTEVA : Ottoman Turkish

Bir şeyin içindekiler. Kaplanan, içine alınan. İçindeki şey

MUHTEVİYAT : Ottoman Turkish

içindekiler

MUHTEVİYYÂT : Ottoman Turkish

İçindekiler. Kapladığı şeyler

MUHTEVÂ : Ottoman Turkish

iç, öz, mânâ

MUHTEVÎ : Ottoman Turkish

İhtivâ eden. Bir yere toplayan. İçine alan. Kaplayan

MUHTEVÎ : Ottoman Turkish

içine alan

MUHTEZEN : Ottoman Turkish

Biriktirilip ambar veya hazineye konmuş

MUHTEZİN : Ottoman Turkish

Kederli, hüzünlü, mahzun, mükedder

MUHTEZİR : Ottoman Turkish

Sakınan, çekinen. (Bak: Muhteriz)