Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MÛCİZEVÂRÎ : Ottoman Turkish

mûcize gibi

MÛCİZEVÎ : Ottoman Turkish

mûcizeli biçimde, mûcize ile ilgili olarak

MÛCİZNÜMÂ : Ottoman Turkish

mûcize gösteren

MÛCİZÂT : Ottoman Turkish

mûcizeler

MÛDİL : Ottoman Turkish

üyük, çetin, zor

MÛHİN : Ottoman Turkish

hor ve hakir eden

MÛHİŞ : Ottoman Turkish

korkutan

MÛKID : Ottoman Turkish

Ateş yakan

MÛKIN : Ottoman Turkish

Şüphesiz ve kat'i olarak bilen

MÛKINÛN : Ottoman Turkish

Yakîn sahibi olanlar. Şüphesiz ve tereddüdsüz olarak imanî ve Kur'anî hakikatlara vâkıf olanlar. (Bak: Yakin)

MÛKIR : Ottoman Turkish

Yemişinin çokluğundan dolayı dalları sarkmış olan ağaç

MÛKIZ : Ottoman Turkish

(Yakaza. dan) Uyandıran, ikaz eden. * Gaflet ve dalgınlıktan kurtaran

MÛNİS : Ottoman Turkish

alışılmış, evcil, sevimli

MÛRİS : Ottoman Turkish

miras bırakan, veren

MÛSÎ : Ottoman Turkish

vasiyet eden, tavsiye eden

MÛTAD : Ottoman Turkish

alışılmış, adet

MÛTEBER : Ottoman Turkish

inanılır, güvenilir, saygın

MÛTEDİL : Ottoman Turkish

ılımlı, ölçülü

MÛTEKİF : Ottoman Turkish

ibadet için bir köşeye çekilen

MÛTELL : Ottoman Turkish

hasta

MÛTEMED : Ottoman Turkish

kendisine güvenilen

MÛTEMİD : Ottoman Turkish

güvenen

MÛTEMİDÂNE : Ottoman Turkish

güvenerek

MÛTENA : Ottoman Turkish

özenilmiş

MÛTERİZ : Ottoman Turkish

itiraz eden, karşı çıkan