Ottoman Turkish
Ottoman Turkish
MÜBTİL : Ottoman Turkish
iptal eden
MÜBÂDELE : Ottoman Turkish
değiştirme
MÜBÂH : Ottoman Turkish
haram edilmeyen
MÜBÂHESE : Ottoman Turkish
söz etme, konuşma
MÜBÂHESÂT : Ottoman Turkish
söz etmeler, konuşmalar
MÜBÂHÂT : Ottoman Turkish
haram edilmeyenler, güzellikler
MÜBÂLAĞA : Ottoman Turkish
abartma
MÜBÂLAĞACÛYÂNE : Ottoman Turkish
abartırcasına
MÜBÂLAĞAKÂRÂNE : Ottoman Turkish
abartırcasına
MÜBÂREK : Ottoman Turkish
ereketli, hayırlı, uğurlu
MÜBÂREKİYET : Ottoman Turkish
mübareklik
MÜBÂREKÂT : Ottoman Turkish
mübarekler
MÜBÂREZE : Ottoman Turkish
çarpışma, dövüşme
MÜBÂREZEKÂRÂNE : Ottoman Turkish
çarpışarak, dövüşerek
MÜBÂYAA : Ottoman Turkish
satın alma
MÜBÂYENET : Ottoman Turkish
ayrılık, uymazlık, tutmazlık
MÜBÂYİN : Ottoman Turkish
aykırı, uymaz, ayrı
MÜBÂŞERET : Ottoman Turkish
aşlama, girişme, dokunma
MÜBÂŞİR : Ottoman Turkish
müjdeleyen, mahkemede çağırıcı
MÜBÎN : Ottoman Turkish
apaçık
MÜCBİR : Ottoman Turkish
zorlayan, mecbur eden
MÜCEDDED : Ottoman Turkish
yeni
MÜCEDDİD : Ottoman Turkish
yenileyici, hadîste her asırda geleceği müjdelenen ve îman hakikatlarını asrın anlayışına uygun olarak anlatmakla görevlendirilen nurlu âlim
MÜCEDDİDİYET : Ottoman Turkish
mücedditlik, yenileyicilik
MÜCEHHEZ : Ottoman Turkish
cihazlı, donanmış
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani