Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
NİGUNBAHT : Ottoman Turkish

f. Tâlihi ters dönmüş, tâlihsiz, şanssız

NİGUNSÂR : Ottoman Turkish

f. Başaşağı

NİKHASLET : Ottoman Turkish

(Nîk-haslet) f. Ahlâkı ve huyu iyi olan

NİKHU : Ottoman Turkish

f. Güzel huylu, iyi huylu

NİKKİRDAR : Ottoman Turkish

(Nîk-kirdâr) f. Hareket ve davranışları iyi ve beğenilir olan

NİKL : Ottoman Turkish

(C.: Enkâl) Köstek. * Kayd. * Dizgin demiri

NİKMANZAR : Ottoman Turkish

(Nîk-manzar) f. Görünüşü ve manzarası güzel olan

NİKMET : Ottoman Turkish

Şiddetli ceza. Hoş olmayan muamelelerle olan mücâzat

NİKNAM : Ottoman Turkish

f. İyi nam kazanmış, iyi ünlü

NİKNİHAD : Ottoman Turkish

(Nîk-nihâd) İyi huylu

NİKS : Ottoman Turkish

Elbisenin ve örülmüş şeylerin eskilerini bozup gidermek, tekrar yine iplik yapmaya kabil olanı ip eğirip yenilemek

NİKTER : Ottoman Turkish

(Nik-ter) f. Çok beğenilmiş, çok iyi

NİKU : Ottoman Turkish

Güzel, iyi, hoş

NİKUBAHT : Ottoman Turkish

f. Bahtı açık

NİKUKÂR : Ottoman Turkish

f. İşleri doğru ve iyi olan, iyi işli

NİKUYÎ : Ottoman Turkish

f. Güzellik, iyilik

NİKZ : Ottoman Turkish

(C.: Enkaz) Bina yıkıntısı

NİKÂBET : Ottoman Turkish

Rüzgârın ters yönlerden esmesi

NİKÂH : Ottoman Turkish

Evlenme. Şeriata uygun şekilde evlenme. * Resmi evlenme muâmelesi. (Bak: Mücâhede)

NİKÂH : Ottoman Turkish

meşru evlenme

NİKÂH-I DÂHİLÎ : Ottoman Turkish

İçerden evlenme, akrabadan kız alma

NİKÂH-I HÂRİCÎ : Ottoman Turkish

Dışardan evlenme, akraba hâricinden kız alma

NİKÂH-I MUT'A : Ottoman Turkish

Bir zamanlık, geçici nikâh olup meşru değildir

NİKÂH-I SAHİH : Ottoman Turkish

Sıhhat şartlarını cami' olan nikâh

NİKÂL : Ottoman Turkish

f. Ateşli kömür parçası