Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
PENÇE-İ KAHR : Ottoman Turkish

Kahir pençesi. Mahveden el

PENÇEZEN : Ottoman Turkish

f. Pençe vuran, düşman

PER : Ottoman Turkish

f. Kanat

PER-AVER : Ottoman Turkish

f. Kanat açan, kanat açıcı. Keskin uçan

PER-GÜŞA : Ottoman Turkish

f. Kanat açıcı, uçucu. * Keskin uçucu

PERAKENDE : Ottoman Turkish

f. Dağınık. Dağıtma. * Azar azar yayılan veya satılan

PERAKENDEGÛ : Ottoman Turkish

f. Saçma sapan konuşan. Saçmalayan

PERANDAH : Ottoman Turkish

f. Sepilenmiş deri sahtiyan

PERD : Ottoman Turkish

f. Kıvrım, büklüm, kat

PERDA : Ottoman Turkish

f. Yarın

PERDAHT : Ottoman Turkish

f. Cilâ. Parlaklık, parlama. * Düzleme, temizleme

PERDAHTE : Ottoman Turkish

f. Cilâlanmış, parlatılmış. * Temizlenmiş, düzenlenmiş, tertib edilmiş

PERDAR : Ottoman Turkish

f. (Bak: Berdâr)

PERDAZ : Ottoman Turkish

f. Tertib eden, düzenleyen, düzeltici

PERDE : Ottoman Turkish

f. Kapı, pencere gibi yerlere asılan veya iki yeri birbirinden ayıran, görünmeğe mâni olan şey. * Mc: Irz, namus, iffet.* Bir müzik parçasını meydana getiren seslerden herbirinin kalınlık veya incelik derecesi. * Bir sahne eserinin büyük bölümlerinden her biri. * Ekran, sinema perdesi. * Tıb: Aksu. * Mc: Gaflet. Basiretsizlik. (Bak: Esbabperest.)

PERDE YIRTILMAK : Ottoman Turkish

Hayasızlık etmek, utanmazlık

PERDE-İ CÜMUD : Ottoman Turkish

Donmuş, katı perde. * Mc: Alem, tabiat. * Akıl ve hissiyatı kendisi ile meşgul edip, dini ve ulvi hakikatlardan ayıran, gaflet veren perde

PERDE-İ NİLGÜN : Ottoman Turkish

Gökyüzü, sema

PERDE-İ TÜRABİYE : Ottoman Turkish

Toprak perdesi, yer yüzü

PERDEBER-ENDAZ : Ottoman Turkish

f. Perdeyi kaldırıp atan. * Utanmayı bırakan, sıkılmayan, utanmayan, hayâsız

PERDEBERDAR : Ottoman Turkish

f. Perde kaldırıcı. Perde açıcı

PERDEBİRUN : Ottoman Turkish

f. Utanmaz, açıksaçık konuşan

PERDEBİRUNÂNE : Ottoman Turkish

f. Sıkılmadan, utanmazcasına. Perdeyi kaldırırcasına. Edebsizce

PERDEBİRÛNÂNE : Ottoman Turkish

edep perdesini yırtarcasına, hayasızca

PERDEDER : Ottoman Turkish

f. Perde yırtan. Utanmaz, hayâsız