Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
SEMT : Ottoman Turkish

Paklık, nezâfet, temizlik

SEMUD : Ottoman Turkish

(Sümud) Kur'anda ismi geçen bir kavim adı. Sâlih Peygamber'in kavmi

SEMUH : Ottoman Turkish

(Semahat. dan) Çok cömert

SEMUM : Ottoman Turkish

Zehirli şey. * Sam yeli. * Gündüz vakti sıcak çölde esen pek sıcak rüzgar olup, bitki ve hayvanları mahveder

SEMUNYUN : Ottoman Turkish

Yaban kerevizi

SEMURE : Ottoman Turkish

Dikenli bir ağaç. * Sakız ağacı

SEMÂ : Ottoman Turkish

gökyüzü

SEMÂNİYE : Ottoman Turkish

sekiz

SEMÂVÂT : Ottoman Turkish

semalar, gökler

SEMÂVÎ : Ottoman Turkish

sema ile ilgili

SEMÎ : Ottoman Turkish

işitici

SEMÎANE : Ottoman Turkish

işitircesine

SEMÛD : Ottoman Turkish

Sâlih aleyhisselâmın kavmi

SEMÛM : Ottoman Turkish

yakıcı rüzgâr

SEMÛRE : Ottoman Turkish

ir cins ağaç

SEMÜVV : Ottoman Turkish

Ad koymak, isim vermek

SENA : Ottoman Turkish

Medihle tarif. Medhetmek, övmek

SENA'BUK : Ottoman Turkish

Kötü kokulu bir ot

SENAA : Ottoman Turkish

Cemali güzel

SENABİK : Ottoman Turkish

(Sünbük. C.) At ve katır gibi hayvanların tırnakları

SENABİL : Ottoman Turkish

Sünbüller. Başaklar

SENAF : Ottoman Turkish

Deve bağlanan ip. * Deve göğüsü

SENAGÛ : Ottoman Turkish

f. Medheden, öven, sena eden

SENAHAN : Ottoman Turkish

f. Medheden, alkışlayan, öven

SENAKÂR : Ottoman Turkish

f. Öven. Medheden