Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
TAKADU' : Ottoman Turkish

Birbirine süngü ile vurmak

TAKADÜM : Ottoman Turkish

Üzerinden zaman geçmek

TAKAFFÜL : Ottoman Turkish

Kapamak. * Kilitlemek. * Tilki eniği

TAKAFKUF : Ottoman Turkish

Titremek

TAKAHHUM : Ottoman Turkish

Ansızdan bir nesneye dühul edip girmek

TAKAHHUR : Ottoman Turkish

Kahrolmak

TAKAHHÜL : Ottoman Turkish

şikâyet etmek

TAKALİ : Ottoman Turkish

Birbirini düşman kabul etmek

TAKALKUL : Ottoman Turkish

Deprenmek, hareket etmek

TAKALLU' : Ottoman Turkish

Ayağını kuvvetiyle kaldırmak. * Yerinden kopmak

TAKALLUS : Ottoman Turkish

Kısa olmak, kısalmak. * Toplanmak, cem'olmak

TAKALLÜB : Ottoman Turkish

Bir taraftan diğer tarafa dönmek. * Bir halden başka bir hale değişmek. * Başka kalıba girmek

TAKALLÜB : Ottoman Turkish

çevrilme, dönüşme

TAKALLÜD : Ottoman Turkish

(C.: Takallüdât) (Kald. dan) Bir işi üstüne almak. * Takınma, kuşanma. Gerdanlık veya muska gibi boyuna geçirme. * (Kılıç) kuşanma

TAKALLÜL : Ottoman Turkish

(Kıllet. den) Azalma, az olma

TAKALLÜS : Ottoman Turkish

Kasılma. Bir şeyin büzülüp gerilmesi. Bir uzvun çekilip toplanması. Kıvrılma

TAKALLÜS : Ottoman Turkish

kasılma

TAKAMMÜL : Ottoman Turkish

Bitlenme. Bitli olma

TAKAMMÜM : Ottoman Turkish

Evin süprüntüsünü ayırmak

TAKAMMÜS : Ottoman Turkish

Gömlek giymek

TAKAMÜR : Ottoman Turkish

Kumar oynamak

TAKANNU' : Ottoman Turkish

Başına örtü örtmek

TAKANNÜN : Ottoman Turkish

Kanunlaşma. Değişmez halde, kat'i olarak belirme

TAKARR : Ottoman Turkish

Birbiriyle kararlaşmak

TAKARRUH : Ottoman Turkish

(Karh. dan) Yara derinleşip büyüme. * Yara çıban olma