Ottoman Turkish
TEADÜL : Ottoman Turkish
(C.: Teâdülât) (Adl. den) Birbirine denk gelme. Eşitlik, denklik, beraberlik
TEAFFÜF : Ottoman Turkish
(Bak: Taaffüf)
TEAFFÜN : Ottoman Turkish
(Bak: Taaffün)
TEAHHUR : Ottoman Turkish
Geri kalmak. Geciktirmek. Gecikmek
TEAHHUR : Ottoman Turkish
geri kalma
TEAHHÜD : Ottoman Turkish
Hıfzetmek, korumak. * Uymak, tâbi olmak, riâyet etmek
TEAHÜD : Ottoman Turkish
Sözleşmek. Ahidleşmek
TEAHÜDÂT : Ottoman Turkish
(Teâhüd. C.) Sözleşmeler. Ahidleşmeler
TEAKK : Ottoman Turkish
Dolu olmak
TEAKKUB : Ottoman Turkish
Her nesnenin âkibetine nazar etmek. Sonuna bakmak
TEAKKUD : Ottoman Turkish
Bağlanmak
TEAKKUM : Ottoman Turkish
Tereddüt etmek, kararsız olmak
TEAKKÜN : Ottoman Turkish
Karın buruşukluğu
TEAKKÜR : Ottoman Turkish
Cem'olmak, toplanmak. * Açlık
TEAKKÜS : Ottoman Turkish
(Aks. den) Tersine dönme
TEAKUB : Ottoman Turkish
Birbiri ardınca olmak, peşinde olmak. * Bir nesneyi sonradan çoğaltmak
TEAKUB : Ottoman Turkish
irbirini izleme
TEAKUD : Ottoman Turkish
(Akd. den) Bağlaşma, akidleşme
TEALA : Ottoman Turkish
"""Nâmı büyük"" meâlinde olup. Cenab-ı Hakk'ın (C.C.) kudsiyet ve büyüklüğü için hürmeten söylenir."
TEALALLAH : Ottoman Turkish
Allah yükseltsin!
TEALİ : Ottoman Turkish
Yükselme. Yüceltme. Çok yüce olma.(Bu zamanda İslâmiyetin tealisine en büyük bir sebep, maddeten terakki etmektir. M.)
TEALİPERVER : Ottoman Turkish
f. Yükselmeyi isteyen
TEALLİ : Ottoman Turkish
(C.: Tealliyât) Yüksek olma. Yükselme
TEALLUK : Ottoman Turkish
Muhabbet etmek, sevmek. * Alâkalı olmak
TEALLÜL : Ottoman Turkish
(Bak: Taallül)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani