Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
TENÂSÜL : Ottoman Turkish

türeme, üreme

TENÂTÜC : Ottoman Turkish

neticelenme

TENÂUM : Ottoman Turkish

nimetlenme

TENÂVÜL : Ottoman Turkish

eslenme olayı

TENÂZU : Ottoman Turkish

niza etme, çekişme

TENÂZUR : Ottoman Turkish

akışma, simetri

TENÜK : Ottoman Turkish

f. Dayanıksız, kuvvetsiz, zayıf. * İnce, rakik, nârin. * Az, hafif. * Yumuşak

TENÜK-HAVSALA : Ottoman Turkish

f. Sabırsız adam, tahammülsüz kimse

TENÜK-RU : Ottoman Turkish

f. Yüzü yumuşak olan kimse, yüzü yumuşak adam

TENŞİB : Ottoman Turkish

Saplama, sokma. * Rüzgâr esme

TENŞİF : Ottoman Turkish

(C.: Tenşifât) Suyu veya rutubeti emdirme. Sünger veya bez ile suyu alıp kurulama. * Ter kurulama

TENŞİM : Ottoman Turkish

Bir işe başlama. * (Et) bozulup kokma

TENŞİR : Ottoman Turkish

Açıp yayma. Serpme

TENŞİT : Ottoman Turkish

(C.: Tenşitât) (Neşât. dan) Keyiflendirme, şenlendirme

TENŞİYE : Ottoman Turkish

Beslemek, terbiye etmek. * Uzatmak

TENŞÛY : Ottoman Turkish

f. Ölü yıkayıcı. * Teneşir

TEOKRASİ : Ottoman Turkish

"(Fr: Theocratie) Din hükümlerine göre idare edilen ve dinî esaslara bağlı olan idare şekli. Allah namına papazlar idaresi.(Bu kelime, İslâm memleketlerinde: Şeriat hükümleriyle devleti idare etmek mânasında kullanılır. Avrupa memleketlerinde ise, ""Allah nâmına papazlar idaresi"" mânasına gelir. Hatta 1304'de basılan Kamus-u Fransavî'de: ""Kanun-u İlâhî ile ve sıfat-ı ruhaniyetle icra olunan hükümet"" şeklindeki ifadesiyle, bu iki mânaya işaret edilmiştir. Fakat İslâm ve İsevî milletlerinde teokrasinin ifade ettiği mânada ilmî ve ehemmiyetli bir fark vardır. Şöyle ki:Hristiyanlıkta velediyet akidesi ekseriyetçe kabul edildiğinden papaz, Allah'ın mutlak vekili ve İlâhî kudsiyete sahip addedilmiştir. Buna göre papaz; murakabe edilmez ve kimseye karşı da mes'ul değildir.İslâmiyette ise: İdareci, şer'î kanunlara karşı mes'ul olduğu gibi; halkın idareciye itaat etmesi de, idarecinin Allah'ın kanunlarına bağlılığı nisbetindedir.Bütün milletlerde kelimenin ifade ettiği müşterek mâna ise; şahıslar tarafından İlâhî ve dinî hâkimiyeti icra etmektir.)"

TEOKRAT : Ottoman Turkish

Fr. Dinî, İlâhî. Teokrasi taraftarı olan

TEOKRATİK : Ottoman Turkish

Fr. Teokrasi sistemi. (Bak: Teokrasi)

TEOLOJİ : Ottoman Turkish

Fr. Fls: Cenab-ı Hakk'ın varlığı, birliği, sıfat ve isimleri ve hususiyetleri hakkındaki ilim. İlâhiyat

TEPİDE : Ottoman Turkish

f. Rahatsız, sıkıntıda

TER : Ottoman Turkish

f. Rutubetli, ıslak, yaş. * Taze

TER Ü TAZE : Ottoman Turkish

f. Çok körpe, çok taze. Pek lâtif

TER'İB : Ottoman Turkish

Kavum dilimi. * Ekmek dilimi

TER'İF : Ottoman Turkish

Burnundan kan almak