Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
RAİYYET : Ottoman Turkish

idare edilenler, halk

RAİYYET-PERVER : Ottoman Turkish

f. Halka iyi bakan, iyi idare eden. İnsanların ihtiyacını te'min eden, onların iyiliğini seven ve onlar için iyilik isteyen

RAİYYETPERVER : Ottoman Turkish

halkını seven

RAİZ : Ottoman Turkish

(Râyiz) Öfkeli, kızgın

RAİŞ : Ottoman Turkish

Huk: Rüşvet veren kimse ile rüşvet alan arasında vasıtalık eden kimse

RAK : Ottoman Turkish

Erkek yengeç

RAK' : Ottoman Turkish

Eğilmek

RAKAAT : Ottoman Turkish

Hamâkat, ahmaklık

RAKABAT : Ottoman Turkish

(Rakabe. C.) Boyunlar. Ense kökleri. * Köleler, câriyeler. Kullar

RAKABE : Ottoman Turkish

Ense kökü, boyun. * Kul, köle, câriye

RAKADAN : Ottoman Turkish

Oynayıp sıçrama

RAKAHA : Ottoman Turkish

Ticaret. * Kesb, kazanma

RAKAK : Ottoman Turkish

Üstü yumuşak, altı sert olan düz yer

RAKAM : Ottoman Turkish

Bütün satıcı, bütün satan

RAKAMKEŞ : Ottoman Turkish

f. Rakam atan. Yazan çizen

RAKAMZEDE : Ottoman Turkish

f. Yazılan, söylenen. Yazılmış

RAKAMZEN : Ottoman Turkish

f. Yazıcı, yazan. Kayıt ve işâret eden

RAKAMÎ : Ottoman Turkish

Rakam ve sayıya ait. Rakamla alâkalı

RAKAN : Ottoman Turkish

(Rakun) Za'feran çiçeği. * Kına

RAKB : Ottoman Turkish

Muntezir olmak, beklemek

RAKD : Ottoman Turkish

Uyumak üzere bulunma. Uykuya dalar gibi olma

RAKDE : Ottoman Turkish

Uyku. Berzah

RAKİ' : Ottoman Turkish

Rüku' eden. Huzur-u İlâhîde eğilen

RAKİAN : Ottoman Turkish

Rüku' ederek, huzur-u İlâhîde eğilerek. Rüku' etmek suretiyle

RAKİANE : Ottoman Turkish

f. Rüku' eder gibi. Eğilerek