Turkish Risale
MÜFARAKAT : Turkish Risale
Ayrılık. Bir yere bırakıp gitmek. Dostlarından ayrı düşmek. * Fık: Karı-kocanın talâk veya fesh ile birbirlerinden ayrılmaları
MÜFAREZE : Turkish Risale
Bir şeyden kesilip ayrılma
MÜFARIK : Turkish Risale
(Fark. dan) Ayrılan, ayrılmış. Müfarakat eden
MÜFASALE : Turkish Risale
Ayrılışmak
MÜFASERE : Turkish Risale
Beyan edişmek
MÜFAVASA : Turkish Risale
Ayırmak. * Halâs etmek
MÜFAVAZA : Turkish Risale
Ortaklık, işbirliği. * Eşitlik, müsavilik
MÜFAVAZATEN : Turkish Risale
Ortaklıkla, işbirliği yaparak. * Eşitlikle, müsavilikle
MÜFAYELE : Turkish Risale
Yüzük saklama oyunu
MÜFAZ : Turkish Risale
(Feyz. den) Bol. Bereketli, feyizli
MÜFAZA : Turkish Risale
Geniş, vâsi, bol
MÜFCİR : Turkish Risale
Birden kaynayıp akıtan. Tefeccür eden
MÜFDEM : Turkish Risale
Kızıla boyanmış nesne
MÜFE'AT : Turkish Risale
Yılan suretinde olan alâmet
MÜFECCİ' : Turkish Risale
Acıtan, üzen, keder veren, dertli eden
MÜFEHHAM : Turkish Risale
(Müfahham) Muhterem. Hürmete lâyık. Tazim edilmiş olan
MÜFEHHİM : Turkish Risale
Tefhim eden. Anlatan, idrak ettiren
MÜFEHHİMANE : Turkish Risale
f. Anlatarak. Anlatana yakışır şekilde
MÜFEKKİR : Turkish Risale
Fikir yürüten. Düşünen. Düşündüren. Düşünme kuvveti
MÜFEKKİRE : Turkish Risale
Düşünme gücü ve kuvveti
MÜFELFEL : Turkish Risale
Biberli
MÜFELLES : Turkish Risale
Huk: İflâsına hükmedilen kimse
MÜFENNAK : Turkish Risale
Nâzenin, nazlı
MÜFENNEN : Turkish Risale
İlim hâline, fenni şekle gelmiş olan. Fennileşmiş
MÜFERRAG : Turkish Risale
Dökülmüş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani