Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MÜTECEMMİLÎN : Turkish Risale

(Mütecemmil. C.) Süslenenler, bezenenler, donanlar, tecemmül edenler

MÜTECEMMİÎN : Turkish Risale

(Mütecemmi'. C.) Toplananlar, yığılanlar, tecemmu' edenler, birikenler

MÜTECENNİ : Turkish Risale

Meyve devşiren, meyve toplayan. * Birine suç isnad eden, iftira atan. Müfteri

MÜTECENNİB : Turkish Risale

Sakınan, içtinab eden, korunan, kaçınan

MÜTECENNİN : Turkish Risale

(Cünun. dan) Delirmiş, çıldırmış. Mecnun

MÜTECENNİNÂNE : Turkish Risale

f. Çıldırmışcasına, delicesine, mecnuncasına, delirerek

MÜTECERRİ' : Turkish Risale

Yudumlayarak içen

MÜTECERRİD : Turkish Risale

(Mücerred. den) Tek kalmış, tek başına olan. * Soyunan, tecerrüd eden, çıplak olan. * Bekâr. Evli olmıyan. * Tas: Dünya işlerinden vazgeçip Allah'a bağlanan

MÜTECESSİD : Turkish Risale

Cesed şekline giren, tecessüd eden, vücud bulan

MÜTECESSİM : Turkish Risale

Şekillenen, cisimlenerek görünen, gözle görünen

MÜTECESSİS : Turkish Risale

Meraklı, gizli şeyleri öğrenmeğe çalışan. * Casusluk eden, yoklayıp haber eriştiren

MÜTECESSİSÂNE : Turkish Risale

f. Gizli şeyleri öğrenmeğe çalışarak. Merakla. Mütecessis bir tarzda

MÜTECESSİSÎN : Turkish Risale

(Mütecessis. C.) Meraklılar. Tecessüs edenler. Gizli şeyleri öğrenmeğe çalışanlar

MÜTECEVVİF : Turkish Risale

İçi boşalan, koflaşan, kovuk olan, tecevvüf eden

MÜTECEVVİZ : Turkish Risale

Sözü mecazla söyliyen. Mecazlı konuşan. * Caiz olmayan şeyi caiz gören

MÜTECEVVİZANE : Turkish Risale

f. Mecazlı konuşarak, mecazlı söz söyleyerek. * Caiz olmayan şeyi caiz görürcesine

MÜTECEVVİZÎN : Turkish Risale

(Mütecevviz. C.) Mecazlı konuşanlar. Mecazlı söz söyleyenler. * Caiz olmayan şeyleri caiz görenler

MÜTECEZZİ : Turkish Risale

Parça parça ayrılan, ufalanmış olan

MÜTEDAFİ' : Turkish Risale

Düşmanı defeden. * İtişen, kakışan

MÜTEDAFİAN : Turkish Risale

Düşmanı defederek. * İtişerek, kakışarak

MÜTEDAFİÂNE : Turkish Risale

f. Düşmanı defedercesine. İtişir kakışırcasına

MÜTEDAHİK : Turkish Risale

(Mütedahike) Karşılıklı gülüşen, tedahük eden

MÜTEDAHİL : Turkish Risale

İç içe, birbirinin içine girmiş vaziyette olan. Karışan. * Ödenmemiş, gecikmiş maaş

MÜTEDARİB : Turkish Risale

(Darb. dan) Birbirine vuran karşılıklı vuruşan

MÜTEDARİK : Turkish Risale

(Derk. den) Tedârik eden, hazırlıyan. * Yetişip ulaşan