Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

MİNNETDİDE : Turkish Risale

f. Minnet ve iyilik görmüş

MİNNETKEŞ : Turkish Risale

(C.: Minnetkeşân) f. Minnet altında bulunan. Minnet çeken

MİNNETKEŞÂN : Turkish Risale

(Minnetkeş. C.) Minnet altında bulunanlar, minnet çekenler

MİNNETŞİNÂS : Turkish Risale

(C.: Minnetşinâsân) İyilik tanıyan. Minnet bilir

MİNNETŞİNÂSÎ : Turkish Risale

f. İyilik tanıyıcılık, minnet bilirlik

MİNSAR (MİNSİR) : Turkish Risale

Yardımı çok olan kimse. * Yardım edecek âlet

MİNSEE (MİNESSEE) : Turkish Risale

Asâ, sopa

MİNSEGA : Turkish Risale

(C: Menâsıg) Ekmekçilerin ekmek tozunu sildikleri nesne. * Yufka yuvarlağı

(C: Menâsir) Yırtıcı kuşların gagası. * Taşçı kalemi. * Yüz ile ikiyüz adet arasında olan asker. * Önlerinde ne bulunur yıkıp yakıp târumar eden asker. * Otuz ile kırk arasında olan at. * Kırktan elliye veya altmışa; ve yüzden ikiyüze kadar olan at

MİNTAŞ : Turkish Risale

(C: Menâtiş) Kıl yolacak âlet. Cımbız

MİNU : Turkish Risale

Şişe, sırça, cam. * Zümrüt. * Cennet, firdevs

MİNU-YU HÂK : Turkish Risale

Mezar, kabir

MİNVAL : Turkish Risale

Hareket tarzı, davranış. Usul, yol. * Fayda. * Uslub, tarz. * Bez dokuyan cüllah

MİNYATÜR : Turkish Risale

Eski el yazısı kitapları süslemek için sulu boya ile yapılan ince resimler hakkında kullanılır bir tâbirdir. İtalyanca "minyatura" kelimesinden alınmadır. Buna vaktiyle küçük nakış demek olan "hurde nakış" denilirdi. (O.T.D.S.) * İnce bir san'atla yapılmış küçük resimler