Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

MAHZ-I EDEB : Turkish Risale

Edebin ta kendisi. Sırf terbiye ve edeb

MAHZ-I HİKEM : Turkish Risale

Akıllılığın ve filozofluğun ta kendisi. Hikmetlerin ta kendisi

MAHZ-I KERAMET : Turkish Risale

Tam bir keramet gibi. Kerametin ta kendisi

MAHZA : Turkish Risale

Ancak. Yalnız. Tek. * Sâde. Hâlis. Katıksız. Tam

MAHZAN : Turkish Risale

Ancak. Yalnız. Sadece. Tek

MAHZANE : Turkish Risale

Güvercinlik

MAHZAR : Turkish Risale

(Huzur. dan) Hazır olma. Gösteriş, görünüş. * Huzur yeri. Büyük bir insanın önü. * Birçok kimse tarafından imzalı dilekçe. * Mahkeme sicili

MAHZEM : Turkish Risale

(C.: Mehazim) Atın kolan yeri

MAHZEN : Turkish Risale

Hazine ve define gibi şeyleri koyacak yer. * Erzak yeri. * Bodrum. Yeraltı

MAHZU' : Turkish Risale

Boyun eğmiş

MAHZUB : Turkish Risale

Boyanmış

MAHZUD : Turkish Risale

(Mahdud) Silinmiş, tesviye edilmiş. * Düzgün. * Meyvesinin çokluğundan dalları basıp bükülmüş

MAHZUF : Turkish Risale

Silinmiş. * Yerinden düşürülmüş. Kaldırılmış. Hazfolunmuş. * Edb: Noktasız harflerle yazılmış olan. (Bak: Mücerred)

MAHZUL : Turkish Risale

Hakir. Kıymetsiz. Perişan. Hor. Rüsvay

MAHZULEN : Turkish Risale

Hakir, kepaze, rezil ve rüsvay olarak

MAHZUM : Turkish Risale

Burnunun halkasıyla tutulan sığır ve deve. * Her delinmiş nesne

MAHZUN : Turkish Risale

Tasalı. Kederli. Hüzünlü. Gamlı

MAHZUNANE : Turkish Risale

f. Kederlice, düşünceli, üzgünce

MAHZUNİYET : Turkish Risale

Mahzunluk. Kederli ve kaygılı oluş. Üzüntülü olma

MAHZUR : Turkish Risale

(Hazr. dan) Haram. Memnu şey. Yasak olan şey

MAHZURAT : Turkish Risale

Hazer edilip korunulacak şeyler. Yasak olanlar. Engeller

MAHZURE : Turkish Risale

(C.: Mahzurât) Şer'an yasaklanmış olan şey. Men ve haram edilmiş şey

MAHZUZ : Turkish Risale

Memnun. Hoşnud. Zevkli. Hoşlanmış. Hazzetmiş

MAHZUZÂT : Turkish Risale

Hoşa giden şeyler. Hazlar

MAHZUZİYET : Turkish Risale

Mahzuzluk, hoşlanma, hoşa gitme