Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
PERİYOT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca periode "devir, devre" anlamındadır. Dilimizde var olan dönem ve devir kelimeleri bu sözün yerine kullanılmaktadır. Bu bakımdan dönem ve devir uygun karşılıklardır

PERKÜSYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca percussion. Dilimizde “vurularak çalınan müzik aletleri” anlamında kullanılan bu kelimeye karşılık olarak Kurulumuz, vurmalı (çalgı) sözünün uygun olduğu görüşündedir. Örnek: Pazar geceleri vurmalı çalgı ustalarını da dinleyebilirsiniz

PERSONA NON GRATA : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Lâtince (iyi karşılanmayan kişi). Bu kavram için şu karşılık dilimizde yaygınlaşmıştır: istenmeyen kişi. Örnek: Söz konusu ülkenin elçisi son demeçleri dolayısıyla istenmeyen kişi ilân edildi

PESİMİZM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca pessimisme. Dilimizde op-timizm kelimesinin zıt anlamlısı olarak felsefe alanında kullanılan ve “her şeyi en kötü yanından ele alan, her durumu karanlık gören ve hep en kötüyü bekleyen dünya görüşü” anlamına gelen bu kelime için Kurulumuz, daha önceden teklif edilmiş olan kötümserlik karşılığının kullanılması gerektiği görüşündedir. Bu sözün pesimist şeklindeki türevine karşılık olarak kötümser kelimesi kullanılmalıdır

PİTORESK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca pittoresque sözünü Türkçe Sözlük, "durumu ve görünüşü resim konusu olmaya değer (görünüş)" diye tanımlar. Bu söze karşılık olarak önerimiz göz alıcı, görünümlü, resimsi'dir. Üslûp için önerdiğimiz karşılık ise renkli'dir

PİVOT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca pivot (eksen, mihver; mil). Basketbolda, "hücum ettiği çembere sırtını dönmüş olarak oynayan, ele geçirdiği topu pergel hareketiyle potaya yollayan hücum oyuncusu" anlamında kullanılan bu kelime için teklif ettiğimiz karşılık: eksen oyuncu. Örnek: Larry, Avrupa'nın en iyi eksen oyuncularından biri olarak gösteriliyor. Oyuncunun bir ayağını sabit tutarak yaptığı dönme hareketi anlamında kullanılan pivot hareketi için pergel hareketi kullanılmalıdır

PLAY-BACK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce play-back (hareket ve mimiklerin önceden kaydedilmiş sese uydurulması). "Play-back"te ses, izlediğimiz sanatçıdan değil, banttan gelmektedir; fakat sanatçı, o anda söylüyormuş hissini uyandırmak için söyler gibi yapmaktadır. Teklif ettiğimiz karşılık: söylemseme. Örnek: Minikler arası söylemseme yarışı yapıldı

PLAY-OFF : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce play (oyun) + off. Elemeli oyunlar sisteminde elenmeyen takımlar arasına (basketbolda ilk sekize) girmek. Teklif ettiğimiz karşılık: üst küme. Örnek: Takım, üst kümeye girememenin üzüntüsünü yaşıyordu

PLAYMAKER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce play (oyun) + maker (yapan, yapıcı). Takım hâlindeki oyunlarda oyun kuruculuğu yapan oyuncu. Karşılığı: oyun kurucu. Örnek: Takımın oyun kurucusu Ali, karşılaşmanın kaderini etkileyen oyuncu idi

PLONJON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca plongeon. Dilimizde daha çok spor alanında kullanılan bu söz, futbolda "kalecinin tutmak ve çelmek amacıyla uçarak topa uzanması" anlamına gelir. Voleybolda da "uçarak topa ulaşma, yetişme, top kurtarma" demektir. Kurulumuz bu söz için dalış kelimesini önermektedir. Örnek: Hakan'ın sert şutunu kaleci Viktor dalışla engelledi

PLÂJİRİZM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca plagiarism. “Bir başkasının eserini kendisininmiş gibi aşırıp yayımlama, intihal etme.” Hukuk dilinde daha çok "intihal" şeklinde geçen bu söz için Kurulumuz, aşırma veya intihal sözlerinin uygun birer karşılık olduğunda birleşmiştir. Örnek: Hasan Ekinci ülkemizdeki aşırma (intihal) olaylarını üç başlık altında toplamış: kaba yağmalama, ince yağmalama, çok ince yağmalama. Bir de bizde bilim ilerlemiyor, buluş yapamıyoruz denir; baksanıza aşırma (intihal) işinde ne buluşlar yapmışız

PLÂKET : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca plaquette sözü dilimizde "metalden, türlü biçimlerde yapılan kabartma levha" anlamındadır. Daha çok bir özveriyi, bir başarıyı kutlamak veya belirli bir günü anmak amacıyla verilen plâket için Kurulumuzun önerisi onurluk'tur. Örnek: Atatürk Kültür Merkezinde yapılan kutlama töreninde sanatçıya bir de onurluk sunuldu

PLÂNETARYUM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca planétarium. Bir gök bilimi terimi olan bu söz, dilimizde, "yıldızları ve güneş sistemini hareket hâlinde canlandıran cihaz, bu cihazın içinde bulunduğu bina" anlamında kullanılır. Kurulumuz, plânetaryum için gök evi karşılığını önermektedir

PLÂNTON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızcadan Türkçeye geçen, "görevli, bir yerde nöbetçi memur" anlamlarına gelen bu sözün dilimizde var olan emir eri kelimesiyle karşılanması Kurulumuzca uygun görülmüştür

PLÂSE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca placer (yerleştirmek). Çeşitli oyunlarda topu istenilen yere gönderme. Teklif ettiğimiz karşılık: yerinde (vuruş). Örnek: Vural, bir yerinde vuruşla karşılaşmanın sonucunu belirledi

PLÂSİYER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca placier. Dilimizde ticaret alanında "tellâl, simsar, aracı, temsilci, gezgin satıcı" gibi anlamlarda kullanılan bu kelime için Kurulumuz, gezgin satıcı sözünün uygun bir karşılık olduğunda birleşmiştir. Örnek: Oto ehliyetli, askerliğini yapmış
30 yaşları arasında konusunda tecrübeli gezgin satıcılar aranıyor

PLÂSMAN : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca placement. Bu ticaret sözü dilimizde iki anlamda kullanılmaktadır. Bunlardan biri "parayı gelir getirici, taşınır veya taşınmaz bir mala yatırma, mevduat"tır. Kelimenin ikinci anlamı ise "millî ekonominin veya bir ticarî kuruluşun üretim veya hizmet gücünü artırıcı nitelikte olan aktif değerlerine yapılan yeni eklemeler"dir. Bu söz için Kurulumuz, yatırım kelimesini uygun bulmuştur. Örnek: Şirketin Yönetim Kurulunda yatırımların Doğu Anadolu'ya yönelik olarak artırılması kararı alındı

PLÂTFORM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca plate-forme (yüksek yer; taşıtlarda sahanlık). Son zamanlarda daha çok "bir topluluğun veya toplulukların hareket alanı" anlamında kullanılmaktadır. Bu anlam için teklif ettiğimiz karşılık: alan. Örnek: Uluslar arası alanda başarı göstermek önemlidir

PODYUM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca podium. "Atletizm yarışmalarında derece alan atletlerin veya giysileri sergilemek için mankenlerin çıktıkları merdivenli yüksekçe yer" anlamındaki bu söz için Kurulumuz, çıkmalık sözünü önermiştir. Örnek: Çıkmalıkların başarılı mankenlerinden Canan Mutluer iş kadını olmaya karar verdi

POLEMİK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca polémique (kalem kavgası; kavgacı). Aslında "kalem kavgası" anlamına gelen, fakat son zamanlarda sözlü kavgalar için de kullanılan polemik için teklif ettiğimiz karşılıklar: kalem kavgası, söz dalaşı, dalaşma. Örnekler: Böylece gazetemiz yararsız kalem kavgalarını da önlemiş olmaktadır. Üzerinde ciddî olarak düşünülmesi gereken bunalımı, sonunda söz dalaşı (dalaşma) konusu hâline getirdiler

POLİGON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca polygone. Bu kelime dilimizde matematikte "dörtten fazla açısı olan düz şekil" ve atıcılıkta "ateşli silâhlarla atış eğitimi yapılan yer" anlamlarına gelmektedir. Matematikte poligona karşılık olarak çokgen kelimesinin kullanımı yaygınlaşmıştır. Kurulumuz, bu sözün atıcılıkta atış alanı kelimesiyle karşılanması görüşünde birleşmiştir

POPÜLARİTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca popularité (halkça tutulma, sevilme). Teklif ettiğimiz karşılık: (halkça) tutulma. Örnek: Bir şöhretin halkça tutulması, onun şımarık tavırlarını eleştirmemize engel değildir

POPÜLER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca populaire (halkın sevdiği; halka ait). Dilimizde daha çok "halk tarafından tutulan ve tanınan" anlamında kullanılan bu kelime için teklif ettiğimiz karşılıklar: (halkça) tutulan, (halkça) tutulmuş. Örnek: Şarkıcımız halkça tutulan (tutulmuş) pek çok parçaya imzasını attı

POPÜLİZM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca populisme (halkçılık). Dilimizde hem "halkçılık", hem de anlam kötüleşmesine uğrayarak "halk yardakçılığı" karşılığında kullanılmaktadır. Bu kavramlar için dilimizde güzel karşılıklar zaten vardır: halkçılık, halk yardakçılığı, ucuz halkçılık. Örnekler: Halkçılık, yöneticilerin halkla doğrudan doğruya ilişki kurmasını gerektirir. "Herkese bir parmak bal" sunan halk yardakçılığı (ucuz halkçılık) bugünlerde pek tutuluyor

POPÜLÂSYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca population. “Nüfus, topluluk, bir bölgede belirli bir türden bireylerin toplamı” anlamlarındaki bu kelimeye karşılık olarak Kurulumuz, dilimizde zaten var olan nüfus sözünü benimsemiştir. Son zamanlarda hayvan, bitki, leylek popülâsyonu şeklindeki kullanımlar yaygınlaşmıştır. Bu kullanışlarda ise varlık denilmesi uygun olur. Örnek: Yetkililer, Ankara’nın son leylek varlığının bulunduğu çiftliğin giderek artan sanayi, ulaşım ve konut baskısı ile karşı karşıya kaldığına dikkat çektiler