Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

HAYRETTE ( YA DA HAYRETLER İÇİNDE) KALMAK : Turkish Turkish

şaşakalmak, şaşırmak

HAYRETTE BIRAKMAK : Turkish Turkish

şaşmasına neden olmak

HAYRI DOKUNMAK : Turkish Turkish

yararlı olmak

HAYRINI GÖR : Turkish Turkish

yeni alınan bir şey için "güle güle kullan" ya da alay, sitem anlamında söylenir

HAYROLA : Turkish Turkish

"ne var", "ne oluyor" anlamında kullanılır

HAYSİYET DİVANI : Turkish Turkish

onur kurulu

HAYSİYET, -Tİ : Turkish Turkish

değer, saygınlık, °itibar

HAYSİYET, -Tİ : Turkish Turkish

onur, özsaygı, °şeref

HAYSİYETİNE DOKUNMAK : Turkish Turkish

onuru incinmek

HAYSİYETİYLE : Turkish Turkish

- haysiyetiyle

HAYSİYETİYLE : Turkish Turkish

dolayısıyla, nedeniyle

HAYSİYETLİ : Turkish Turkish

değeri, saygınlığı olan, saygın

HAYSİYETLİ : Turkish Turkish

onurlu, şerefli

HAYSİYETSİZ : Turkish Turkish

değeri, saygınlığı olmayan

HAYSİYETSİZ : Turkish Turkish

onursuz, şerefsiz

HAYSİYETSİZLİK : Turkish Turkish

haysiyetsiz olma durumu, haysiyetsizce davranış

HAYSİYETSİZLİK : Turkish Turkish

onursuzluk

HAYTA : Turkish Turkish

osmanlıların ilk dönemlerinde eyalet askerlerinin uç boylarında görevli sınıflarından biri

HAYTA : Turkish Turkish

ve a. mec. serseri, külhanbeyi, kabadayı

HAYTALIK : Turkish Turkish

hayta olma durumu, serserilik, başıboşluk, külhanbeyilik, kabadayılık

HAYTALIK ETMEK : Turkish Turkish

serserice davranışlarda bulunmak

HAYVAN : Turkish Turkish

ınsanların, bitkilerin dışında kalan duygu ve hareket yeteneği olan canlı yaratık

HAYVAN : Turkish Turkish

at, eşek, katır gibi türlü hizmetlerde kullanılan yaratık

HAYVAN : Turkish Turkish

"canlı, yaratık" anlamında bitkiler için de kullanılır

HAYVAN : Turkish Turkish

akılsız, duygusuz, kaba, hoyrat (kimse)