Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
MODÜL : Turkish Turkish

herhangi bir mekanik özelliği belirten katsayı

MODÜL : Turkish Turkish

ir uzay taşıtının bütün yapısı içinde yer alan bağımsız bölüm

MODÜLASYON : Turkish Turkish

ir sesin yayınmasında ortaya çıkan yeğinlik, vurgu, ton değişinimlerinden her biri

MODÜLASYON : Turkish Turkish

ir dalganın genlik, evre ve sıklığının bir yasaya göre zaman içinde farklılaşması, kipleme

MODÜLASYON : Turkish Turkish

ir tondan başka bir tona geçiş, geçki

MODÜLATÖR : Turkish Turkish

kipleyici

MOĞOL : Turkish Turkish

moğolistan halkından ya da bu halkın soyundan olan (kimse)

MOĞOL : Turkish Turkish

moğollara özgü, onlarla ilgili (şey)

MOĞOLCA : Turkish Turkish

moğol dili

MOHER : Turkish Turkish

ankara keçisinin yünü

MOHER : Turkish Turkish

u yünden yapılmış

MOK : Turkish Turkish

dışkı, bok

MOKA : Turkish Turkish

çok kokulu bir tür kahve

MOKA : Turkish Turkish

u kahveden yapılan içecek

MOKASEN : Turkish Turkish

kuzey amerika kızılderililerinin giydiği deriden yapılmış, tek parça ayakkabı

MOKASEN : Turkish Turkish

kısa ökçeli, bağsız ayakkabı

MOKET : Turkish Turkish

ir tür yünlü kadife kumaş

MOKET : Turkish Turkish

ir odanın tüm tabanını kaplamakta kullanılan genellikle kısa havlı ya da tüyleri bukleli halı

MOL : Turkish Turkish

molekül-gram'a ya da belli avagadro sayısı kadar moleküle verilen ad

MOLA : Turkish Turkish

yorgunluğu gidermek için duraklama

MOLA : Turkish Turkish

koyverme

MOLA : Turkish Turkish

(uçantop ve sepettopunda) takımların oyun arasında aldıkları birer dakikalık dinlenme süresi, ara

MOLA TAŞI : Turkish Turkish

hamalların sırtlarındaki yükü dayayarak dinlenmeleri için sokak kenarlarına konulmuş yüksekçe taş

MOLA VERMEK : Turkish Turkish

yolculuğa, yürüyüşe ya da çalışmaya, dinlenmek amacıyla bir süre ara vermek

MOLAR : Turkish Turkish

ir molle ilgili