Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

SUPRAUMBILICAL : English Turkish Medicals

Göbek üstünde

SUPRAVANGINAL : English Turkish Medicals

Vagina (hazne) üstü, vagina üstünde bulunan, supravaginalis

SUPRAVERSION : English Turkish Medicals

Bir dişin kapanma düzlemini geçecek derecede uzun olması

SUPREME : English Turkish Medicals

En üst, suprema, supremus

SUPRESS : English Turkish Medicals

Baskı altında tutmak, durdurmak, önlemek

SUPRESSION : English Turkish Medicals

Durdurma (salgı);
Bir organın fonksiyonalrını azaltma,
Kabul edilmeyecek fikirleri bilinç altına atma

SUPRESSIVE : English Turkish Medicals

Baskı altında tutucu, durdurucu, önleyici

SUPRESSOR : English Turkish Medicals

Baskı altında tutucu herhangi biretken, durdurucu veya önleyici etken (madde v.s)

SURA : English Turkish Medicals

(surae). Baldır

SURAAL : English Turkish Medicals

Baldıra ait, suralis

SURALIMENTATION : English Turkish Medicals

Aşırı besleme, kişiyi vücudun ihtiyacından daha fazla gıda ile besleme

SURDITAS : English Turkish Medicals

Sağırlık, surdite

SURDOMUTE : English Turkish Medicals

Hem sağır hem dilsiz (adam)

SURFACE : English Turkish Medicals

Yüzey, yüz, satıh

SURFACTANT : English Turkish Medicals

Yüzey aktif (cisim)

SURGEON : English Turkish Medicals

Cerrah, operatör

SURGERY : English Turkish Medicals

Cerrahlık, cerrahi, cerrahlık ilmi

SURGICAL : English Turkish Medicals

Cerrahi

SURROGATE : English Turkish Medicals

Vasi, vekil

SURSANURE : English Turkish Medicals

Altı iltihaplı olmasına rağmen yüzeysel kısmı iyileşerek kapanmış ülser, üstü iyileşmiş ülser

SURSUMVERSION : English Turkish Medicals

Bir kısmın yukarıya dönmesi (özellikle gözleri)

SURVEY : English Turkish Medicals

Araştırma, dikkati tetkik, muayene

SUSCEPTIBILITY : English Turkish Medicals

Hasasiyet, duyarlık

SUSCEPTIBLE : English Turkish Medicals

Hassas

SUSCITATE : English Turkish Medicals

Dürtmek, aktif hale geçirmek, canlandırmak