Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

BLAB : English Turkish Redhouse

labbläb fiil (blabbed, blabbing) gevezelik etmek; boşboğazlık etmek. isim geveze; boşboğaz

BLACK : English Turkish Redhouse

lackbläk sıfat
siyah, kara.
genellikle büyük harf ile zenci.
karanlık, kasvetli.
kirli. isim
siyah, kara.
genellikle büyük harf ile zenci

BLACK BELT : English Turkish Redhouse

judosiyah kuşak

BLACK BOOK : English Turkish Redhouse

kara listedekilerin kayıtlı olduğu defter

BLACK BOX : English Turkish Redhouse

(uçak veya roketteki) kara kutu

BLACK COFFEE : English Turkish Redhouse

sütsüz kahve

BLACK CUMIN : English Turkish Redhouse

çöreotu

BLACK EYE : English Turkish Redhouse

siyah göz.
morarmış göz.
kara leke

BLACK HOREHOUND : English Turkish Redhouse

karaısırgan, köpekotu

BLACK LEOPARD : English Turkish Redhouse

siyah pars

BLACK LIST : English Turkish Redhouse

kara liste

BLACK MAGIC : English Turkish Redhouse

(kötü bir amaç için yapılan) büyü

BLACK MARKET : English Turkish Redhouse

karaborsa

BLACK MULBERRY : English Turkish Redhouse

karadut

BLACK OUT : English Turkish Redhouse

karartmak.
geçici olarak şuurunu kaybetmek, gözü kararmak

BLACK PEPPER : English Turkish Redhouse

karabiber

BLACK PLAGUE : English Turkish Redhouse

kara veba

BLACK SEA : English Turkish Redhouse

Karadeniz

BLACK SHEEP : English Turkish Redhouse

ailenin yüzkarası

BLACK TIE : English Turkish Redhouse

siyah papyon kravat.
smokin

BLACK-AND-BLUE : English Turkish Redhouse

lack-and-bluebläk'ınblu' sıfat çürük, morarmış

BLACK-AND-WHITE : English Turkish Redhouse

lack-and-whitebläk'ınhwayt' sıfat siyah-beyaz: black-and-white television siyah-beyaz televizyon

BLACK-EYED PEA : English Turkish Redhouse

isimbörülce

BLACKBALL : English Turkish Redhouse

lack.ballbläk'bôl fiil karşı oy kullanmak

BLACKBERRY : English Turkish Redhouse

lack.ber.rybläk'beri isim böğürtlen