Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
CHARD : English Turkish Redhouse

chardçard isim, botanik pazı

CHARGE : English Turkish Redhouse

chargeçarc isim
(hizmet karşılığında ödenen) ücret.
barut hakkı.
suçlama, itham.
hücum, hamle.
elektrik şarj. fiil
(bir masrafı birinin hesabına) geçirmek.
görevlendirmek.
suçlamak, itham etmek.
hücum etmek.
elektrik şarq etmek

CHARGE ACCOUNT : English Turkish Redhouse

ticaretaçık hesap

CHARGÉ D'AFFAIRES : English Turkish Redhouse

char.gé d'af.fairesşarqey dıfer' isim (chargés d'affaires) maslahatgüzar, işgüder, şarjedafer

CHARIOT : English Turkish Redhouse

char.i.otçer'iyıt isim, tarih iki tekerlekli savaş veya yarış arabası

CHARISMA : English Turkish Redhouse

cha.ris.makırîz'mı isim karizma

CHARITABLE : English Turkish Redhouse

char.i.ta.bleçer'ıtıbıl sıfat hayırsever, yardımsever

CHARITY : English Turkish Redhouse

char.i.tyçer'ıti isim
hayırseverlik, yardımseverlik.
merhamet.
sadaka.
hayır işi.
hayır cemiyeti, yardım derneği

CHARLADY : English Turkish Redhouse

char.la.dyçar'leydi isim, İngiliz İngilizcesi hizmetçi kadın, hizmetçi; (kadın) hademe

CHARLATAN : English Turkish Redhouse

char.la.tanşar'lıtın isim şarlatan

CHARM : English Turkish Redhouse

charmçarm isim
cazibe, çekicilik.
tılsım, muska.
büyü. fiil büyülemek, cezbetmek

CHARMING : English Turkish Redhouse

charm.ingçarm'îng sıfat çekici, hoş, sevimli, cana yakın

CHART : English Turkish Redhouse

chartçart isim
portolon, deniz haritası.
plan, grafik.
çizelge. fiil
plan yapmak, plan çıkarmak.
harita yapmak

CHARTER : English Turkish Redhouse

char.terçar'tır isim
patent, imtiyaz, berat.
gemi kira kontratı. fiil
(uçak, gemi v.b.) kiralamak, tutmak.
berat, imtiyaz veya patent vermek

CHARTER FLIGHT : English Turkish Redhouse

çarter seferi

CHARTER MEMBER : English Turkish Redhouse

kurucu üye

CHARTER PLANE : English Turkish Redhouse

kiralanmış ucuz tarifeli uçak

CHARWOMAN : English Turkish Redhouse

char.wom.ançar'wûmın isim, İngiliz İngilizcesi (charwomen) hizmetçi kadın, hizmetçi; (kadın) hademe

CHARY : English Turkish Redhouse

char.yçer'i sıfat
dikkatli, tedbirli, ihtiyatlı.
of
i esirgeyen

CHASE : English Turkish Redhouse

chaseçeys fiil kovalamak, peşine düşmek, izlemek, takip etmek. isim kovalama, peşine düşme, izleme, takip

CHASM : English Turkish Redhouse

chasmkäz'ım isim
kanyon, dar boğaz.
derin yarık

CHASSIS : English Turkish Redhouse

chas.sisşäs'i, çäs'i isim (chassis)
otomotiv şasi.
top kızağı

CHASTE : English Turkish Redhouse

chasteçeyst sıfat
iffetli, namuslu, sili.
saf, bozulmamış.
lekesiz.
basit, sade

CHASTEN : English Turkish Redhouse

chas.tençey'sın fiil ıslah etmek için cezalandırmak, uslandırmak, yola getirmek

CHASTISE : English Turkish Redhouse

chas.tiseçästayz' fiil cezalandırmak; döverek cezalandırmak