English To Turkish
DEMILITARIZED ZONE : English Turkish Redhouse
askerden arındırılmış bölge
DEMISE : English Turkish Redhouse
de.misedîmayz' isim ölüm, vefat
DEMOBILIZATION : English Turkish Redhouse
de.mo.bi.li.za.tiondimobılızey'şın isim seferberliğin bitmesi; terhis
DEMOBILIZE : English Turkish Redhouse
de.mo.bi.lizedimo'bılayz fiil terhis etmek
DEMOCRACY : English Turkish Redhouse
de.moc.ra.cydîmak'rısi isim demokrasi, elerki
DEMOCRAT : English Turkish Redhouse
dem.o.cratdem'ıkrät isim demokrat
DEMOCRATALLY : English Turkish Redhouse
dem.o.crat.ic.al.lyzarf demokratik olarak
DEMOCRATIC : English Turkish Redhouse
dem.o.crat.icsıfat demokratik, halkçı
DEMOLISH : English Turkish Redhouse
de.mol.ishdîmal'îş fiil yıkmak
DEMOLITION : English Turkish Redhouse
de.mo.li.tionisim yıkma; yıkılma
DEMON : English Turkish Redhouse
de.mondi'mın isim
cin, kötü ruh, şeytan, iblis.
kötü kimse, iblis.
enerqik kimse
DEMONSTRATE : English Turkish Redhouse
dem.on.stratedem'ınstreyt fiil
kanıtlamak, ispat etmek: He has demonstrated his loyalty to the firm. Şirkete olan bağlılığını kanıtladı.
göstererek tanıtmak: demonstrate a machine bir makineyi tanıtmak.
gösteri yapmak
DEMONSTRATION : English Turkish Redhouse
dem.on.stra.tionisim
kanıtlama, ispat.
gösteri.
tanıtım gösterisi
DEMONSTRATIVE : English Turkish Redhouse
de.mon.stra.tivesıfat
kanıtlayan, gösteren.
duygularını açığa vuran
DEMONSTRATIVE ADJECTIVE : English Turkish Redhouse
dilbilgisiişaret sıfatı
DEMONSTRATIVE PRONOUN : English Turkish Redhouse
dilbilgisiişaret zamiri
DEMONSTRATOR : English Turkish Redhouse
dem.on.stra.torisim
göstererek tanıtan kimse.
uygulama öğretmeni.
gösterici
DEMORALIZE : English Turkish Redhouse
de.mor.al.izedîmôr'ılayz fiil cesaretini kırmak, moralini bozmak, yıldırmak
DEMOTE : English Turkish Redhouse
de.motedîmot' fiil aşağı dereceye indirmek, rütbesini indirmek
DEMOTION : English Turkish Redhouse
de.mo.tionisim indirme
DEMUR : English Turkish Redhouse
de.murdîmır' fiil (demurred, demurring) kabul etmemek, itiraz etmek. isim bakınız without demur
DEMURE : English Turkish Redhouse
de.muredîmyûr' sıfat
çekingen.
ağırbaşlı, ciddi
DEN : English Turkish Redhouse
denden isim
in, mağara.
konuşma dili tekke, yatak.
konuşma dili dinlenme odası, sığınak
DENATURED ALCOHOL : English Turkish Redhouse
mavi ispirto, karışık ispirto
DENIAL : English Turkish Redhouse
de.ni.aldînay'ıl isim
inkâr, yadsıma.
yalanlama.
ret
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani