Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DISCLAIMER : English Turkish Redhouse

dis.claim.erisim yalanlama, tekzip

DISCLOSE : English Turkish Redhouse

dis.closedîskloz' fiil
açığa vurmak, ifşa etmek: disclose a secret bir sırrı ifşa etmek.
açığa çıkarmak, ortaya çıkarmak: Our investigations have disclosed the existence of life on Mars. Araştırmalarımız Merih'te yaşam olduğunu ortaya çıkardı

DISCLOSURE : English Turkish Redhouse

dis.clo.sureisim
açığa çıkarma, ifşa.
ortaya çıkarılan şey

DISCO : English Turkish Redhouse

dis.codîs'ko isim, sıfat, konuşma dili disko

DISCO MUSIC : English Turkish Redhouse

disko müziği

DISCOLOR : English Turkish Redhouse

dis.col.ordîsk^l'ır fiil rengini bozmak, soldurmak, lekelemek

DISCOLOUR : English Turkish Redhouse

dis.col.ourdîsk^l'ır fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız discolor

DISCOMFORT : English Turkish Redhouse

dis.com.fortdîsk^m'fırt isim rahatsızlık, sıkıntı, huzursuzluk. fiil rahatsız etmek, sıkıntı vermek

DISCONCERT : English Turkish Redhouse

dis.con.certdîskınsırt' fiil
şaşırtmak.
düzenini bozmak, altüst etmek

DISCONNECT : English Turkish Redhouse

dis.con.nectdîskınekt' fiil
makine from ile bağlantısını kesmek.
(telefon, cereyan, gaz v.b.'ni) kesmek.
from
den ayırmak

DISCONSOLATE : English Turkish Redhouse

dis.con.so.latedîskan'sılît sıfat çok kederli, avutulamaz

DISCONTENT : English Turkish Redhouse

dis.con.tentdîskıntent' isim hoşnutsuzluk

DISCONTENTED : English Turkish Redhouse

dis.con.tent.edsıfat hoşnutsuz

DISCONTINUE : English Turkish Redhouse

dis.con.tin.uedîskıntîn'yu fiil kesmek, durdurmak, devam etmemek, yarıda bırakmak, vazgeçmek

DISCORD : English Turkish Redhouse

dis.corddîs'kôrd isim
uyuşmazlık, anlaşmazlık.
müzik akortsuzluk

DISCORDANT : English Turkish Redhouse

dis.cord.antsıfat
uyumsuz, ahenksiz.
müzik akortsuz

DISCOTHÈQUE : English Turkish Redhouse

dis.co.thèjuedîs'kıtek isim diskotek

DISCOUNT : English Turkish Redhouse

dis.countdîs'kaunt isim indirim, ıskonto, tenzilat. fiil
indirim yapmak, ıskonto etmek, hesaptan düşmek.
(bono, senet) kırmak

DISCOURAGE : English Turkish Redhouse

dis.cour.agedîskır'îc fiil
cesaretini kırmak, hevesini kırmak, gözünü korkutmak.
(from)
den vazgeçirmek

DISCOURAGEMENT : English Turkish Redhouse

dis.cour.age.mentisim cesaretsizlik, hevesin kırılması

DISCOURSE : English Turkish Redhouse

dis.coursedîs'kôrs isim
ciddi ve ayrıntılı bir konuşma/yazı.
söylev, nutuk. fiil ciddi ve ayrıntılı bir şekilde konuşmak/yazmak

DISCOURTEOUS : English Turkish Redhouse

dis.cour.te.ousdîskır'tiyıs sıfat nezaketsiz, kaba, saygısız

DISCOURTEOUSLY : English Turkish Redhouse

dis.cour.te.ous.lyzarf kabaca, saygısızca

DISCOURTESY : English Turkish Redhouse

dis.cour.te.sydîskır'tısi isim nezaketsizlik, kabalık, saygısızlık

DISCOVER : English Turkish Redhouse

dis.cov.erdîsk^v'ır fiil keşfetmek, bulmak; ortaya çıkarmak, meydana çıkarmak