Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
HARE : English Turkish Redhouse

hareher isim yabani tavşan

HAREBRAINED : English Turkish Redhouse

hare.brainedher'breynd sıfat kuş beyinli, kafasız

HARELIP : English Turkish Redhouse

hare.lipher'lîp isim yarık dudak, tavşandudağı

HAREM : English Turkish Redhouse

har.emher'ım isim harem

HARICOT BEAN : English Turkish Redhouse

kuru fasulye

HARK : English Turkish Redhouse

harkhark fiil dinlemek. ünlem Dinle!/Dur!/Sus!

HARK BACK TO : English Turkish Redhouse

(geçmişe, önceki konuya) dönmek; (geçmişten, eski olaylardan) söz etmek

HARLOT : English Turkish Redhouse

har.lothar'lıt isim fahişe, orospu

HARM : English Turkish Redhouse

harmharm isim
zarar, hasar, ziyan.
kötülük. fiil zarar vermek, kötülük etmek

HARMFUL : English Turkish Redhouse

harm.fulsıfat zararlı

HARMLESS : English Turkish Redhouse

harm.lesssıfat zararsız

HARMONIC : English Turkish Redhouse

har.mon.icharman'îk sıfat
uyumlu, ahenkli.
müzik armonik, armoniye ait

HARMONICA : English Turkish Redhouse

har.mon.i.caharman'îkı isim armonika, mızıka

HARMONIOUS : English Turkish Redhouse

har.mo.ni.ousharmo'niyıs sıfat ahenkli, uyumlu

HARMONISE : English Turkish Redhouse

har.mo.nisehar'mınayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız harmonize

HARMONIZE : English Turkish Redhouse

har.mo.nizehar'mınayz fiil
uyum sağlamak.
müzik armonize etmek.
uymak

HARMONY : English Turkish Redhouse

har.mo.nyhar'mıni isim
ahenk, uyum.
müzik armoni

HARNESS : English Turkish Redhouse

har.nesshar'nîs isim koşum takımı. fiil
(ata) koşum takmak.
to (atı) (arabaya) koşmak; (öküzleri) (sabana) koşmak.
(doğal bir gücü dizginleyerek) yararlanmak, kullanmak

HARP : English Turkish Redhouse

harpharp isim, müzik harp, arp. fiil harp çalmak

HARP ON : English Turkish Redhouse

-in üzerinde çok durmak, (aynı şeyleri) tekrarlayıp durmak

HARPOON : English Turkish Redhouse

har.poonharpun' isim zıpkın. fiil zıpkınlamak

HARPSICHORD : English Turkish Redhouse

harp.si.chordharp'sıkôrd isim klavsen

HARROW : English Turkish Redhouse

har.rowher'o isim
kesek kırma makinesi.
tapan. fiil
tırmık çekmek, kesek kırmak.
tapanlamak, tapan çekmek

HARROWING : English Turkish Redhouse

har.row.ingsıfat üzücü, asap bozucu

HARSH : English Turkish Redhouse

harshharş sıfat
sert, acı.
kaba, haşin, ters, huysuz