English To Turkish
JIGSAW : English Turkish Redhouse
jig.sawcîg'sô isim motorlu oyma testeresi
JIGSAW PUZZLE : English Turkish Redhouse
kesilmiş parçaları birleştirerek oynanan resimbilmece
JIHAD : English Turkish Redhouse
ji.hadcîhad' isim cihat
JILT : English Turkish Redhouse
jiltcîlt fiil (sevgilisini) terketmek. isim sevgilisini terkeden kız
JIMMY : English Turkish Redhouse
jim.mycîm'i isim (hırsızların kullandığı) ufak levye. fiil (hırsızların kullandığı) ufak levye ile açmak
JIMSONWEED : English Turkish Redhouse
jim.son.weedcîm'sınwid isim tatula, şeytanelması
JINGLE : English Turkish Redhouse
jin.glecîng'gıl isim
şıngırtı; çıngırtı; şıkırtı.
(tekerleme gibi) kısa şiir.
tekerlemeli şarkı. fiil şıngırdatmak; çıngırdatmak; şıkırdatmak
JINKS : English Turkish Redhouse
jinkscîngks isim bakınız high qinks
JINNI : English Turkish Redhouse
jin.nicîn'i isim cin
JINX : English Turkish Redhouse
jinxcîngks isim, argo uğursuz şey veya kimse, uğursuzluk. fiil uğursuzluk getirmek
JITTERS : English Turkish Redhouse
jit.terscît'ırz isim, konuşma dili the aşırı sinirlilik
JITTERY : English Turkish Redhouse
jit.ter.ycît'ıri sıfat, konuşma dili çok sinirli
JIUJITSU : English Turkish Redhouse
jiu.jit.sucucît'su isim bakınız quqitsu
JOB : English Turkish Redhouse
jobcab isim iş, görev, vazife, memuriyet
JOB WORK : English Turkish Redhouse
götürü iş
JOBBER : English Turkish Redhouse
job.bercab'ır isim
toptancı, toptan mal satan tüccar, toptan dağıtımcı.
parça başına çalışan işçi
JOCKEY : English Turkish Redhouse
jock.eycak'i fiil dalavere ile kandırmak
JOCKEY FOR POSITION : English Turkish Redhouse
(bir yarışta) daha avantajlı bir yere geçmeye çalışmak
JOCKSTRAP : English Turkish Redhouse
jock.strapcak'sträp isim suspansuvar
JOCULAR : English Turkish Redhouse
joc.u.larcak'yılır sıfat
şakalı, şaka yollu.
şakacı
JOCULARITY : English Turkish Redhouse
joc.u.lar.i.tycakyılär'ıti isim şakacılık
JOCULARLY : English Turkish Redhouse
joc.u.lar.lyzarf şaka olarak
JOG : English Turkish Redhouse
jogcag fiil (qogged, qogging)
itmek, sarsmak, dürtmek.
yavaş koşmak, qogging yapmak. isim
dürtme.
yavaş koşma
JOG SOMEONE'S MEMORY : English Turkish Redhouse
(bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek) birinin belleğini canlandırmak
JOGGING : English Turkish Redhouse
jog.gingisim yavaş koşma, qogging
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani