English To Turkish
MEOW : English Turkish Redhouse
me.owmiyau', myau' isim miyav. fiil miyavlamak
MERCANTILE : English Turkish Redhouse
mer.can.tilemır'kıntil, mır'kıntayl sıfat ticarete ait, ticari
MERCENARY : English Turkish Redhouse
mer.ce.nar.ymır'sıneri sıfat
kâr gözeten, çıkarcı, paragöz.
(yabancı orduda hizmet eden) paralı (asker). isim (yabancı orduda hizmet eden) paralı asker
MERCER : English Turkish Redhouse
mer.cermır'sır isim, İngiliz İngilizcesi kumaşçı, kumaş satıcısı
MERCERISE : English Turkish Redhouse
mer.cer.isemır'sırayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız mercerize
MERCERIZE : English Turkish Redhouse
mer.cer.izemır'sırayz fiil merserizelemek
MERCERIZED : English Turkish Redhouse
mer.cer.izedsıfat merserize
MERCHANDISE : English Turkish Redhouse
mer.chan.disemır'çındayz isim ticari eşya, emtia, mal. fiil alıp satmak,
in ticaretini yapmak
MERCHANT : English Turkish Redhouse
mer.chantmır'çınt isim tüccar. sıfat ticari
MERCHANT MARINE : English Turkish Redhouse
ticaret filosu
MERCHANT PRINCE : English Turkish Redhouse
çok zengin tüccar
MERCHANTMAN : English Turkish Redhouse
isim (merchantmen)ticaret gemisi
MERCIFUL : English Turkish Redhouse
mer.ci.fulmır'sıfıl sıfat
merhametli.
acı çektirmeyen
MERCILESS : English Turkish Redhouse
mer.ci.lessmır'sılîs sıfat merhametsiz, amansız, acımasız
MERCURIAL : English Turkish Redhouse
mer.cu.ri.almırkyûr'iyıl sıfat
cıvalı.
canlı, cıva gibi.
değişken
MERCURY : English Turkish Redhouse
mer.cu.rymır'kyıri isim, kimya cıva
MERCY : English Turkish Redhouse
mer.cymır'si isim
merhamet.
insaf
MERCY! : English Turkish Redhouse
Aman!/Allah aşkına!
MERE : English Turkish Redhouse
meremîr sıfat
katkısız, saf.
önemsiz
MERELY : English Turkish Redhouse
mere.lyzarf sadece, ancak, yalnız, sade
MEREST : English Turkish Redhouse
mer.estmîr'ıst sıfat en az, en ufak
MERGE : English Turkish Redhouse
mergemırc fiil
birleşmek; birleştirmek.
içine karışıp kaybolmak
MERGER : English Turkish Redhouse
merg.ermır'cır isim iki veya daha çok şirketin birleşmesi
MERIDIAN : English Turkish Redhouse
me.rid.i.anmırîd'iyın isim
meridyen.
doruk, zirve. sıfat meridyen
MERINGUE : English Turkish Redhouse
me.ringuemıräng' isim, ahçılık
beze.
(turtanın üzerine konulduktan sonra pişirilen) çırpılmış yumurta akı, şeker v.b. karışımı, mereng
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani