English To Turkish
REBIRTH : English Turkish Redhouse
e.birthribırth' isim yeniden doğma
REBORN : English Turkish Redhouse
e.bornribôrn' sıfat yeniden doğmuş
REBOUND : English Turkish Redhouse
e.boundrîbaund' fiil geri sekmek. isim
geri sekme.
spor ribaunt.
konuşma dili hayal kırıklığından sonraki tepki
REBUFF : English Turkish Redhouse
e.buffrîb^f' isim
ret.
ters cevap.
(saldırıyı) püskürtme. fiil
reddetmek.
ters cevap vermek.
(saldırıyı) püskürtmek
REBUKE : English Turkish Redhouse
e.bukerîbyuk' fiil azarlamak, paylamak. isim azar, paylama
REBUT : English Turkish Redhouse
e.butrîb^t' fiil (rebutted, rebutting) çürütmek, boşa çıkarmak
REBUTTAL : English Turkish Redhouse
e.but.talisim delillerle çürütme
RECALCITRANT : English Turkish Redhouse
e.cal.ci.trantrîkäl'sıtrınt sıfat inatçı, serkeş
RECALL : English Turkish Redhouse
e.callrîkôl' fiil
geri çağırmak.
hatırlamak, anımsamak; hatırlatmak, anımsatmak.
geri almak. isim
geri çağırma.
hatırlama, anımsama.
geri gelme işareti veya emri
RECANT : English Turkish Redhouse
e.cantrîkänt' fiil sözünü geri almak, vazgeçmek, caymak
RECAP : English Turkish Redhouse
e.capri'käp fiil (recapped, recapping) (lastik) kaplamak. isim kaplanmış lastik
RECAPITULATE : English Turkish Redhouse
e.ca.pit.u.laterikıpîç'ûleyt fiil özetlemek
RECAPITULATION : English Turkish Redhouse
e.ca.pit.u.la.tionrikıpîçûley'şın isim özet
RECAPTURE : English Turkish Redhouse
e.cap.turerikäp'çır fiil
geri almak, yeniden ele geçirmek.
hatırlatmak
RECAST : English Turkish Redhouse
e.castrikäst' fiil (recast)
yeniden dökmek.
yeni bir biçime sokmak
RECEDE : English Turkish Redhouse
e.cederîsid' fiil geri çekilmek
RECEIPT : English Turkish Redhouse
e.ceiptrîsit' isim
makbuz, alındı; fiş.
reçete
RECEIVE : English Turkish Redhouse
e.ceiverîsiv' fiil
almak: He received the report on time. Raporu zamanında aldı.
kabul etmek: He is not receiving visitors today. Bugün ziyaretçi kabul etmiyor.
anlamak, kavramak.
(kötü bir şeye) uğramak, yemek: He received a blow on the head. Başına bir darbe yedi.
(iyi bir şey) görmek: He received his elementary education there. İlköğrenimini orada gördü
RECEIVER : English Turkish Redhouse
e.ceiverisim
alıcı, reseptör.
ahize
RECENT : English Turkish Redhouse
e.centri'sınt sıfat yeni, yakında olmuş, son
RECENTLY : English Turkish Redhouse
e.cent.lyzarf geçenlerde, son zamanlarda, yakınlarda
RECEPTACLE : English Turkish Redhouse
e.cep.ta.clerîsep'tıkıl isim kap, koyacak; hazne
RECEPTION : English Turkish Redhouse
e.cep.tionrîsep'şın isim
alma; alınma.
kabul.
kabul töreni, resepsiyon.
televizyon yayını alma
RECEPTION DESK : English Turkish Redhouse
esepsiyon
RECEPTION ROOM : English Turkish Redhouse
ekleme odası
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani