Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
UNPOPULAR : English Turkish Redhouse

un.pop.u.lar^npap'yılır sıfat popüler olmayan, rağbet görmeyen, tutulmayan

UNPRECEDENTED : English Turkish Redhouse

un.prec.e.dent.ed^npres'ıdentîd sıfat görülmemiş, emsalsiz

UNPREJUDICED : English Turkish Redhouse

un.prej.u.diced^nprec'ûdîst sıfat önyargısız, yansız, tarafsız

UNPREMEDITATED : English Turkish Redhouse

un.pre.med.i.tat.ed^nprimed'ıteytîd sıfat
kasıtsız.
önceden tasarlanmamış

UNPREPARED : English Turkish Redhouse

un.pre.pared^npriperd' sıfat
hazırlıksız.
önceden hazırlanmamış

UNPRETENTIOUS : English Turkish Redhouse

un.pre.ten.tious^npriten'şıs sıfat alçakgönüllü, iddiasız, yapmacıksız

UNPRINCIPLED : English Turkish Redhouse

un.prin.ci.pled^nprîn'sıpıld sıfat karaktersiz, prensipsiz, ahlaksız

UNPRODUCTIVE : English Turkish Redhouse

un.pro.duc.tive^nprıd^k'tîv sıfat verimsiz

UNPROFESSIONAL : English Turkish Redhouse

un.pro.fes.sion.al^nprıfeş'ınıl sıfat
meslek standartlarına aykırı.
profesyonel olmayan.
amatörce

UNPROFITABLE : English Turkish Redhouse

un.prof.it.a.ble^npraf'îtıbıl sıfat
kârsız, kazanç getirmez.
yararsız, faydasız

UNPROVIDED : English Turkish Redhouse

un.pro.vid.ed^nprıvay'dîd sıfat
inimleri karşılanmamış

UNPROVOKED : English Turkish Redhouse

un.pro.voked^nprıvokt' sıfat kışkırtılmamış

UNPUBLISHED : English Turkish Redhouse

un.pub.lished^np^b'lîşt sıfat basılmamış, yayımlanmamış

UNQUALIFIED : English Turkish Redhouse

un.jual.i.fied^nkwal'ıfayd sıfat
niteliksiz, vasıfsız, ehliyetsiz: unqualified worker vasıfsız işçi. unqualified driver ehliyetsiz şoför.
tam, mutlak: an unjualified success tam bir başarı

UNQUENCHABLE : English Turkish Redhouse

un.juench.a.ble^nkwenç'ıbıl sıfat söndürülmez, bastırılamaz

UNQUESTIONABLE : English Turkish Redhouse

un.jues.tion.a.ble^nkwes'çınıbıl sıfat tartışılmaz, şüphe götürmez, kesin

UNQUESTIONABLY : English Turkish Redhouse

un.jues.tion.a.blyzarf şüphesiz olarak

UNRAVEL : English Turkish Redhouse

un.rav.el^nräv'ıl fiil (unraveled/unravelled, unraveling/unravelling) çözmek, sökmek; çözülmek, sökülmek

UNREAD : English Turkish Redhouse

un.read^nred' sıfat
cahil, okumamış.
okunmamış (kitap, mektup v.b.)

UNREAL : English Turkish Redhouse

un.re.al^nril', ^nri'yıl sıfat gerçekdışı, hayali

UNREALISTIC : English Turkish Redhouse

un.re.al.is.tic^nriyılîs'tîk sıfat gerçekçi olmayan, hayali

UNREASONABLE : English Turkish Redhouse

un.rea.son.a.ble^nri'zınıbıl sıfat
mantıksız, akılsız, makul olmayan.
aşırı, fahiş (fiyat)

UNREFINED : English Turkish Redhouse

un.re.fined^nrîfaynd' sıfat
arıtılmamış.
kaba

UNREFLECTING : English Turkish Redhouse

un.re.flect.ing^nrîflek'tîng sıfat
yansımasız.
derin düşünmeyen

UNRELENTING : English Turkish Redhouse

un.re.lent.ing^nrîlen'tîng sıfat
acımasız, amansız.
boyuneğmez.
gevşemeyen