Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
ENTERPRISINGLY : English Turkish

adv. inisiyatif alarak, girişimde bulunarak, atılgan/girişken bir tarzda

ENTERPRIZE : English Turkish

n. girişim, şirket, firma, işletme; inisiyatif, atılganlık, cesurluk, gözüpeklik, maceracı ruh; girişim, taahhüt, meydan okuma planı

ENTERTAIN : English Turkish

v. eğlendirmek, oyalamak; ağırlamak, misafir etmek; aklında bulundurmak

ENTERTAIN A GREAT DEAL : English Turkish

sık sık konukları ağırlamak

ENTERTAIN A HOPE : English Turkish

ümit etmeye devam etmek, kalbinde bir rüyayı yaşatmak

ENTERTAIN AN IDEA : English Turkish

fikri olmak, olasılığı hesaplamak, kavramı görüşleri düşünmek

ENTERTAINED A PLEADING : English Turkish

ir kanıtı kabul etme, bir davayı kabul etme, bir iddaayı kabul etme, bir görüşle aynı fikirde olma (Hukuk)

ENTERTAINED AN ACTION : English Turkish

ir suçlamayı kabul etmeye karar vermiş, bir iddaaya dayanan suçu kanıtlanmış (Hukuk)

ENTERTAINER : English Turkish

n. ağırlayan kimse; gösterici, eğlendiren kimse

ENTERTAINING : English Turkish

adj. eğlendirici, eğlenceli

ENTERTAININGLY : English Turkish

adv. eğlendirici bir şekilde, enteresan bir şekilde

ENTERTAINMENT : English Turkish

n. eğlence, gösteri; ziyafet, davet, ağırlama, misafir etme; alem

ENTERTAINMENT ALLOWANCE : English Turkish

eğlence ödeneği, ağırlama gideri, eğlence ücretlerini (restoranlar, sinemalar, vb.) kapsayan para miktarı

ENTERTAINMENT BUSINESS : English Turkish

gösteri işi, eğlendirme işi, halkın beğenisi/eğlencesi için gösteriler sergileme işi

ENTERTAINMENT CENTER : English Turkish

eğlence merkezi, eğlenceler düzenlenen yer, eğlenceli oyunlar olan yer

ENTERTAINMENT GROUP : English Turkish

eğlence grubu, gösteri grubu, halkın eğlenmesi için eserler sahneleyen grup

ENTERTAINMENT INDUSTRY : English Turkish

eğlence sektörü

ENTERTAINMENT SHOW : English Turkish

eğlence şovu, eğlendirme ve güldürme amacıyla tasarlanmış yayın veya canlı performans

ENTERTAINMENT SUPPLEMENT : English Turkish

eğlence eki, bir gazete veya derginin eğlenceye ayrılmış bölümü (tiyatro, televizyon, radyo, vb.)

ENTERTAINMENT TAX : English Turkish

eğlence vergisi, eğlence olaylarında biletler üzerinden kesilen belediyeye ait vergi

ENTHALPY : English Turkish

n. toplu ısı

ENTHEOGEN : English Turkish

n. derin bir ruhani deneyime sebep olan hap veya diğer madde

ENTHRAL : English Turkish

v. büyülemek, bağlamak, etkilemek, esir etmek

ENTHRALL : English Turkish

v. büyülemek; bağlamak, etkilemek; esir etmek

ENTHRALLED : English Turkish

adj. hayret dolu, şaşkınlık içerisinde, tamamen büyülenmiş; esir düşmüş