Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
CRUD : English Turkish

n. çöp, pislik, rezil

CRUDDY : English Turkish

adj. kirli, tiksindirici, çok pis, kirli

CRUDE : English Turkish

adj. ham, işlenmemiş; kaba, nezaketsiz, ilkel; basit; yavan; cırlak (renk)

CRUDE FACTS : English Turkish

somut gerçekler, çıplak gerçekler, basit gerçekler, süslenmemiş

CRUDE MANNERS : English Turkish

kaba hareket tarzı, nezaketsizlik, kibarlık eksikliği

CRUDE OIL : English Turkish

ham petrol

CRUDE SALT : English Turkish

ham tuz, arıtılmamış tuz, iri taneli tuz

CRUDELY : English Turkish

adv. kabaca, terbiyesizce; yaklaşık olarak; tamamlanmamış bir şekilde, arıtılmamış bir durumda

CRUDENESS : English Turkish

n. hamlık, kabalık

CRUDITY : English Turkish

n. hamlık, kabalık, tatsız tuzsuzluk; yavanlık

CRUEL : English Turkish

adj. acımasız, gaddarca, gaddar, hissiz, merhametsiz, zalim, korkunç; zor

CRUEL FATE : English Turkish

kahpe felek, acı veya başarısızlık içeren kader

CRUELLY : English Turkish

adv. son derece, aşırı

CRUELNESS : English Turkish

n. zalimlik, merhametsizlik, acıya karşı duyarsızlık; gaddarlık

CRUELTY : English Turkish

n. acımasızlık, cefa, gaddarlık, işkence, zulüm

CRUELTY TO ANIMALS : English Turkish

hayvanlara yapılan işkence, hayvanlara acı çektirme, hayvanlara eziyet yapma

CRUET : English Turkish

n. şişe

CRUET STAND : English Turkish

şişelik, şişe altlığı

CRUFT : English Turkish

n. cruft, çöp, istenmeyen nesneler toplama; hoşa gitmeyen herhangi bir malzeme, herhangi bir tiksindirici madde; kalitesiz işçilik sonucu; bir bilgisayar programı içinde fazla veya artık kod (Bilgisayar)

CRUFT : English Turkish

v. cruft, genellikle derleyici tarafından yapılan görev için çevirici kodu yazmak (Bilgisayar Argosu)

CRUISE : English Turkish

n. gemi gezisi, turistik gemi yolculuğu

CRUISE : English Turkish

v. gemi ile dolaşmak; yol almak; seyir etmek; ağır ağır gitmek

CRUISE CONTROL : English Turkish

hız kontrol düzeni

CRUISE MISSILE : English Turkish

güdümlü nükleer füze

CRUISE SHIP : English Turkish

n. yolcu gemisi, turistik gezi bir ya da daha fazla değişik istikamet ziyaret etmek için kullanılan yolcu gemisi