English To Turkish
CROZE : English Turkish
n. croze, fıçı ağızlarına oluk kesmek için kullanılan fıçıcı aleti; fıçı üstüne oluk açmak
CROZIER : English Turkish
n. crozier, piskopos asası
CRT : English Turkish
"Cathode Ray Tube (Katot Işınlı Tüp)", yaygın bir bilgisayar ekranı türü (Bilgisayar)
CRUBINE : English Turkish
v. kırıştırmak, buruşturmak
CRUCIAL : English Turkish
adj. çok önemli, kritik; zor; çetrefilli; haç
CRUCIAL FACTOR : English Turkish
çok önemli faktör, belirleyici faktör, kritik sebep
CRUCIAL GAME : English Turkish
kritik oyun, belirleyici oyun, bir takım için çok önemli olan maç
CRUCIAL MATCH : English Turkish
kritik maç, belirleyici maç, bir takım için çok önemli olan maç
CRUCIAL POINT : English Turkish
n. düğüm noktası
CRUCIAL STAGE : English Turkish
kritik evre, önemli aşama, belirleyici evre
CRUCIAL SUPPORT : English Turkish
can alıcı destek, çok önemli olan destek
CRUCIAL VOTE : English Turkish
çok önemli oy, belirleyici oylama, kararı belirleyen oy
CRUCIALLY : English Turkish
adv. önemli bir biçimde, kritik bir şekilde, geniş kapsamlı sonuçları olan bir şekilde
CRUCIALNESS : English Turkish
n. can alıcı olma durumu, ciddiyet, önem, geniş kapsamlı sonuçları olma niteliği
CRUCIAN : English Turkish
n. çin sazanı, havuz balığı, küçük Avrasya sazanı (koyu yeşil sırtı, altın sarısı kenarları ve kırmızımsı yüzgeçleri vardır)
CRUCIATE : English Turkish
adj. çapraz, haç şeklinde, haç biçiminde
CRUCIBLE : English Turkish
n. pota [kim.], pota; zorlu deneme
CRUCIFERAE : English Turkish
n. turpgiller, (Botanik) hardal ve lahana familyası; dört taç yapraklı çiçekleri olan bitkiler
CRUCIFEROUS : English Turkish
adj. turpgillerden, turpgillere özgü
CRUCIFIED : English Turkish
adj. çarmıha gerilmiş, çarmıha çivilenerek idam edilmiş; işkence edilmiş, zulme uğramış
CRUCIFIX : English Turkish
n. haç, hazreti İsa figürlü haç
CRUCIFIXION : English Turkish
n. çarmıha germe
CRUCIFORM : English Turkish
adj. haç biçiminde
CRUCIFY : English Turkish
v. çarmıha germek, işkence etmek; bastırmak
CRUCIVERBALIST : English Turkish
n. çapraz bulmaca meraklısı, çapraz bulmaca çözmeyi seven kişi, çapraz bulmaca fanatiği; çapraz bulmacalar çizen ve yaratan kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani