Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

CROSSWIND : English Turkish

n. yan rüzgar, bir geminin veya uçağın yönü üzerinden esen rüzgar

CROSSWISE : English Turkish

adv. çapraz, çaprazlama, enine; aykırı

CROSSWORD : English Turkish

n. kare bulmaca, çapraz bulmaca, bulmaca

CROSSWORD PUZZLE : English Turkish

kare bulmaca, çapraz bulmaca

CROTALIN : English Turkish

n. crotalin, yılan venomundan elde edilen madde

CROTCH : English Turkish

n. çatal (ağaç); pantolon ağı, ağ kısmı

CROTCHED : English Turkish

adj. dallanan, dal budak salan

CROTCHET : English Turkish

n. garip tutku, merak, delilik; dörtlük

CROTCHETEER : English Turkish

n. acayip kimse, tuhaf kimse; acayip hayalleri olan kimse

CROTCHETINESS : English Turkish

n. acayiplik, gariplik, eksantriklik

CROTCHETY : English Turkish

adj. acayip, garip; aksi, huysuz

CROTON : English Turkish

n. kroton [bot.]

CROTON BUG : English Turkish

hamamböceği

CROTONIC : English Turkish

adj. Kroton türüne özgü, Kroton bitki türüne ait veya ilgili

CROTONIC ACID : English Turkish

krotonik asit, C3H5COOH, başlıca organik sentezde kullanılan suda çözünen asit (Kimya)

CROUCH : English Turkish

n. çömelme

CROUCH : English Turkish

v. çömelmek, çökmek; büzülmek, sinmek

CROUCH DOWN : English Turkish

v. çömelmek

CROUCHING : English Turkish

n. çömelme

CROUP : English Turkish

n. krup hastalığı, but (at)

CROUPE : English Turkish

n. but (at)

CROUPIER : English Turkish

n. krupiye, kumar oynatan görevli

CROUPOUS : English Turkish

adj. krupöz, kuş palazı hastalığı ile ilgili veya benzeyen (larinks ve nefes borusu yangısı)

CROUPY : English Turkish

adj. kuş palası hastası olan, kuş palazı hastalığı olan (gırtlak ve nefes borusu yangısı )

CROUTON : English Turkish

n. kızarmış ekmek parçaları