Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DAILY SCHEDULE : English Turkish

günlük program, bir gün içinde olan olguların kronolojik listesi

DAILY TENDER : English Turkish

n. günlük teklif, yeni İsrail Shekel’i kredi faiz oranları ile ilgili Bank of Israel tarafından ticari bankalara yapılan günlük teklif

DAILY THOMPSON : English Turkish

n. Francis Morgan "Daley" Thompson (1958 doğumlu), Britanyalı dekatlon sporcusu

DAILY WAGES : English Turkish

n. yevmiye, günlük ücret

DAILY WORK : English Turkish

gündelik çalışmalar, günden güne yapılan iş, çalışma gününde yapılan iş

DAILY WORKER : English Turkish

günlük çalışan, her gün ücret ödenen işçi (aylık veya haftalık maaş alanın aksine)

DAIMIO : English Turkish

n. daimio, 12’nci ve 19’uncu yüzyılları arası hükmeden en büyük ve en güçlü Japon derebeyleri; Japonya’da büyük feodal toprak sahibi

DAIMLER AG : English Turkish

n. arabalar ve kamyonlar üreten ve dünyanın en büyük ticari araçlar imalatçısı olan Alman bir şirket

DAIMLER-BENZ AG : English Turkish

n. 1926 yılında kurulmuş olan araba (ve diğer motorlu araçlar) ve motor üreticisi büyük bir Alman şirketi

DAIMLERCHRYSLER : English Turkish

n. Daimler AG'nin eski adı, Daimler-Benz AG ve Chrysler Şirketi'nin Kasım 1998'deki birleşmesiyle kurulan ve araba ve kamyon üreticisi büyük bir Alman şirketi

DAIMLERCHRYSLER : English Turkish

n. Daimler AG'nin eski adı, Daimler-Benz AG ve Chrysler Şirketi'nin Kasım 1998'deki birleşmesiyle kurulan ve araba ve kamyon üreticisi büyük bir Alman şirketi

DAIMLERCHRYSLER AEROSPACE : English Turkish

n. hava araçları imalatçısı Alman bir şirket (Avrupa konsorsiyumunun bir parçası)

DAIMON : English Turkish

n. daimon, kötü ruh; şeytan; yarı tanrı, kısmen insan kısmen tanrı olan kimse; tanrıya dönüştürülmüş olan insan (Klasik Mitoloji); koruyucu cin

DAIMYO : English Turkish

n. daimyo, 12’nci ve 19’uncu yüzyılları arası hükmeden en büyük ve en güçlü Japon derebeyleri; Japonya’da büyük feodal toprak sahibi

DAINTIES : English Turkish

n. dainties, (Argo) kadın külotu

DAINTILY : English Turkish

adv. zarafetle, incelikle; hoşça; titizlikle

DAINTINESS : English Turkish

n. incelik, nezaket, zarafet; lezzet; titizlik

DAINTY : English Turkish

adj. zarif, nefis, lezzetli, nazik, ince, düzenli, titiz

DAINTY : English Turkish

n. mükemmel şey, leziz şey, zarafet

DAIQUIRI : English Turkish

n. rom ve limonlu koktely, votka ve limonlu koktely

DAIRY : English Turkish

n. süthane, mandıra, sütçü dükkânı

DAIRY BAR : English Turkish

n. muhallebici

DAIRY CATTLE : English Turkish

süt ineği

DAIRY DISHES : English Turkish

sütlü yemekler, süt veya peynir ürünleri içeren yemekler

DAIRY FARM : English Turkish

mandıra, süt çiftliği