Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

DANCERCIZE : English Turkish

n. dancercize, aerobik dans egzersizi, aerobik egzersiz olarak yapılan enerjik dans hareketleri (ayrıca dancercise)

DANCES WITH WOLVES : English Turkish

Kurtlarla Dans, Kevin Costner'ın yönetip rol aldığı 1990 Akademi Ödüllü bir film

DANCESPORT : English Turkish

n. dans sporu, rekabete dayanan dans salonu dansı

DANCING : English Turkish

n. dans etme, dans, oynama

DANCING GIRL : English Turkish

n. dansçı kız

DANCING LESSON : English Turkish

n. dans dersi

DANCING MASTER : English Turkish

dans hocası, dans öğretmeni

DANCING SALOON : English Turkish

dans salonu, dansçıların tutulduğu büyük salon

DANCING SHOES : English Turkish

dans ayakkabıları, dans etmek için giyilen rahat ayakkabılar

DANCING STEPS : English Turkish

dans adımları, dansta yapılan hareketler

DANCINGLY : English Turkish

adv. dans ederek, dans adımları ile, ritmik bir şekilde, müzikte dans eder gibi

DANDELION : English Turkish

n. hindiba, karahindiba

DANDER : English Turkish

n. dili öfke, hiddet

DANDIACAL : English Turkish

adj. züppeye özgü, züppe ile ilgili, züppece

DANDIFICATION : English Turkish

n. züppeleşme, züppe gibi olma eylemi

DANDIFIED : English Turkish

adj. çıtkırıldım, züppe

DANDIFY : English Turkish

v. züppeleştirmek, züppeye dönüştürmek

DANDILY : English Turkish

adv. züppevari, züppe bir şekilde, giyimi ve dış görünüşüyle çok fazla ilgili olan bir şekilde

DANDLE : English Turkish

v. hoplatmak, oynatmak; sevmek, okşamak, şımartmak

DANDLER : English Turkish

n. seven kişi, seven kimse, okşayan kimse

DANDRIFF : English Turkish

n. kepek, konak

DANDRUFF : English Turkish

n. kepek, konak

DANDY : English Turkish

n. züppe, çıtkırıldım tip; küçük yelkenli, filika; hanım evladı; kusursuz şey; yetkin kimse

DANDY : English Turkish

adj. mükemmel, düzgün, şık, zarif, yaman

DANDY BRUSH : English Turkish

kaşağı