English To Turkish
AMMUNITION LOADING LINE : English Turkish military
MÜHİMMAT TERKİP ATELYESİ:Bir tesiste, birbirine benzer mühimmat kalemlerinden herhangi bir gruba ait ana parçaların birleştirilmesi için, tam bir işletme tesisi halinde kurulmuş bina, teçhizat ve lüzumlu tesisattan ibaret kolaylık tesisleri grubu
AMMUNITION LOT NUMBER : English Turkish military
MÜHİMMAT LOT NUMARASI:Deniz kuvvetlerinde bu çeşit mühimmatın kod numarası
AMMUNITION MAINTENANCE : English Turkish military
MÜHİMMAT BAKIMI:Münferit mühimmat kalemlerinde, ambalajlarda veya mühimmat ana parçalarında dış yüzey bozukluklarını önlemek için yapılan çalışma. Mühimmatın parçalara ayrılması veya ana parçaların değiştirilmesi işlemini içine almaz
AMMUNITION MODIFICATION : English Turkish military
MÜHİMMAT TADİLATI:Mühimmat ve füze kalemlerinde; ıslah işlemi için gerekli geniş iş yerlerine ve teçhizata ihtiyaç kalmadan, ana parça değiştirmeleri nevinden, imalat değişiklikleri sonucu meydana gelen tadilat
AMMUNITION OFFICER : English Turkish military
MÜHİMMAT SUBAYI:Bir komutanlıkta; mühimmat faaliyetlerinin (tesellüm, depolama, tetkik, sınıflandırma, dağıtım v. s.) elverişli karargah murakabesinde yardımcı görevleri yerine getiren subay
AMMUNITION PIT : English Turkish military
CEPHANE ÇUKURU:Cephanenin geçici olarak depolanması için kazılan çukur veya hendek. Bir cephane çukuru, bu cephaneyi kullanacak silaha, genel olarak, yakın bulunmalıdır
AMMUNITION POINT : English Turkish military
MÜHİMMAT NOKTASI:Bak. "Ammunition supply point"
AMMUNITION REQUIRED SUPPLY RATE : English Turkish military
MÜHİMMAT İHTİYACI İKMAL ORANI:Herhangi bir kuvvetin, harekatını sınırlamasına tabi olmaksızın devam ettirmesi için ihtiyaç duyacağı tahmin edilen mühimmat miktarı. Silahlarla sarf edilen cephane için, silah başına bir günde sarf edilen atım olarak; toplu tahsis mühimmat kalemleri için diğer ölçü birimleriyle ifade edilir. Taktik komutanlar, planlanmış taktik harekata devam edebilmek için gerekli mühimmat ihtiyaçlarını belirtmek hususunda, belirli fasılalarla, ikmal oranlarından faydalanırlar. İstekler, emir ve komuta kanallarıyla bildirilir ve her kademede tevhit edilir. Her komutan, birliği dahilinde ikmal oranını tayin ederken, mühimmat ihtiyacı, ikmal oranını dikkate alır
AMMUNITION SHELTER : English Turkish military
CEPHANE SIĞINAĞI:
AMMUNITION SLING : English Turkish military
MÜHİMMAT PARAŞÜTÜ:Kıtaların ikmali için hava araçlarından cephane atmaya mahsus tertibat. Bu tertibat, bir mahfaza ile bir paraşütten ibarettir
AMMUNITION SQUAD : English Turkish military
CEPHANE ERLERİ:Bir silaha ait cephane işleriyle görevli erler. Ayrıca bakınız: "manning detail"
AMMUNITION SUPPLY INSTALLATION : English Turkish military
MÜHİMMAT İKMAL TESİSİ:Stok kayıtlarını tutmak ve mühimmatın alınmasını, sınıflandırılması, depolanması, ve dağıtımı için gerekli işleri yapmak üzere kurulmuş bir tesis. Depoları, mühimmat ikmal noktalarını, indirme istasyonlarını, oto bindirme noktalarını ve mühimmatın alındığı, depolandığı, sınıflandırıldığı veya dağıtıldığı bütün diğer tesisleri içine alan genel bir terimdir
AMMUNITION SUPPLY POINT : English Turkish military
MÜHİMMAT İKMAL NOKTASI:Kullanacak birliklere veya kullanacak bir birlik. tarafından şahıslara veya ast birliklere dağıtılmak üzere mühimmatın hazır bulundurulduğu ileri nokta. Bu tesis; mühimmatı teslim alacak, sınıflandıracak, depolayacak ve dağıtacak şekilde teşkilatlandırılmış olabilir yada, sadece mühimmatın elde bulundurulması ve şahıslara veya ast birliklere dağıtımı maksadıyla, kullanacak birliğin mensupları tarafından idare edilen, geçici bir depolama noktası olabilir. Buna kısaca "ammunition point" de denir. Ayrıca bakınız: "ammunition dump", "distribution point"
AMMUNITION TRAIN : English Turkish military
CEPHANE AĞIRLIĞI:Mühimmatı, dağılacağı yere nakleden personeli ve araçları içine alan bir ağırlık
AMMUNITION TRUCK : English Turkish military
KAVANCA ARABASI:Kıyı topları için; cephane çukurlarından toplara barut hakları ile mermileri nakletmeye mahsus, demir kasalı ve tekerlekli el arabası. Bu araba, mermiyi topun içine kolaylıkla kaldırmaya yarayan ve topun kama payına uyabilen bir doldurma teskeresini ihtiva eder
AMORTIZATION : English Turkish military
AŞINMA PAYI; AMORTİSMAN:
AMPHIBIAN : English Turkish military
AMFİBİ TAYYARE:iniş ve kalkışlarını hem karada hem suda yapmaya elverişli tayyare. Buna, genel olarak, "amphibian airplane" denir
AMPHIBIAN AIRPLANE : English Turkish military
AMFİBİ TAYYARE:Bak. "amphibian"
AMPHIBIAN TRACTOR : English Turkish military
AMFİBİ TRAKTÖR:
AMPHIBIAN TRUCK : English Turkish military
AMFİBİ OTO, AMFİBİ KAMYON:Hem karada hem suda hareket edebilen oto veya kamyon
AMPHIBIAN TRUCK COMPANY : English Turkish military
AMFİBİ OTO BÖLÜĞÜ:
AMPHIBIOUS : English Turkish military
AMFİBİ:Hem karada, hem suda hareket etmeye muktedir. Örneğin, amfibi kuvvetler gibi. Buna eskiden "amphibian" denirdi
AMPHIBIOUS ASSAULT : English Turkish military
AMFİBİ HÜCUM:Bir düşman sahili üzerinde bir kuvvet oluşturmayı kapsayan bir amfibi harekatın ana tipi
AMPHIBIOUS ASSAULT AREA : English Turkish military
AMFİBİ HÜCUM BÖLGESİ:Bakınız: "landing area"
AMPHIBIOUS ASSAULT LANDING : English Turkish military
AMFİBİ HÜCUM ÇIKARMASI:Bakınız: "amphibious operation, part e"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani