Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
KEY SPECIALIST : English Turkish military

KİLİT UZMAN PERSONEL:Uzun süre eğitim görmek suretiyle bir iş üzerinde gelişmiş ve o iş için elzem olan personel

KEY SYMBOL : English Turkish military

ANAHTAR SEMBOLÜ:Özellikle, bir sırada bulunan ve bir anahtar meydana getirmek için, yanına diğer bir sıradaki sembol getirilen sembol

KEY TERRAIN : English Turkish military

KRİTİK ARAZİ:Ele geçirilmesi veya elde tutulması savaşan taraflardan bunu başaran tarafa belirgin bir üstünlük sağlayacak olan bir mevkii veya bölge. Bak. "critical terrain"

KEY TEXT : English Turkish military

ANAHTAR METNİ:Bir kripto anahtarının çıkarıldığı metin

KEY WORD : English Turkish military

ANAHTAR KELİME:Gelişigüzel seçilen ve her birinden belirli harfler alınmak suretiyle bir kripto anahtarı meydana getiren kelimelerin her biri. Ayrıca bakınız: "keyphrase"

KEY WORD MIXED ALPHABET : English Turkish military

ANAHTAR KELİME KARIŞTIRILMIŞ ALFABE:Kriptografide; önceden hazırlanmış anahtar kelime veya cümleleri yazmak (tekrar edilmiş harfler varsa bunlar, ilk defa rastlandıktan sonra çıkarılırlar)
sonra alfabenin kullanılmış harflerini normal sıralarına veya belirli bir yer değiştirme planı ile tespit edilmiş sıraya göre kullanarak sırayı tamamlamak suretiyle meydana getirilen alfabe

KEYED COLUMNAR TRANSPOSITION : English Turkish military

ANAHTARLA SÜTUN DEĞİŞTİRME:Kriptografide; kalıp sütunlarının kullanılacakları sırayı belirten bir anahtar kelimesi veya rakam anahtarı kullanılmasını gerektiren genel yer değiştirme şekli

KEYHOLING : English Turkish military

MERMİNİN TAKLA ATARAK GİDİŞİ:Namlu içindeki yiv ve setlerden kafi dönüş alamayan bir merminin uçuş esnasında takla atarak seyretmesi

KEYING MATERIAL : English Turkish military

ANAHTAR MALZEMESİ:Kripto teçhizatının tertip ve kurulmasında yardımcı olan veya doğrudan doğruya kripto kapama ve açma işlemlerinde kullanılan kripto malzemesi

KEYPUNCH : English Turkish military

DELGİ MAKİNESİ:Bir karta veya kağıt banda, bilgi gösterecek delikleri delen, klavye ile çalışan bir aygıt

KHAKI : English Turkish military

HAKİ:Soluk sarımsı kahverengi. Orduda kullanılan elbiseler bu renkte olur. Bu gibi üniformalara, çokluk, (khakis) ismi verilir

KILL : English Turkish military

SAF DIŞI (HEDEF):Düşmana ait havadaki bir aracın, balistik veya yörüngedeki cismin tahrip edildiğini veya iş göremez hale getirildiğini ifade için kullanılan terim

KILL PROBABILITY : English Turkish military

İMHA İHTİMALİ:Bir hedefi imha etme ihtimalini gösteren ölçü. Bak. "single shot probability"

KILLED IN ACTION : English Turkish military

MUHAREBEDE ÖLMÜŞ:Muharebe alanında veya aldığı yaralar sonucu bir tıbbi tedavi tesisine varamadan yolda ölenlerin meydana getirdiği bu muharebe zayiatı. Bak. "battle casualty", "died of wounds received in action"

KILLER : English Turkish military

KATİL, ÖLDÜREN:

KILLING CONCENTRATION : English Turkish military

ÖLDÜRÜCÜ GAZ YOĞUNLUĞU:Bak. "concentration"

KILLING GROUND : English Turkish military

ÖLÜM SAHASI:

KILOTON WEAPON : English Turkish military

KİLOTON SİLAH:Etkisi binlerce ton trinitrotoluen (TNT) patlayıcı karşılığı olarak ifade edilen 1 ila 99 kilotonluk bir etki yaratan bir nükleer silah. Bak. "megaton weapon", "nominal weapon", "sub kiloton weapon"

KIT : English Turkish military

TEÇHİZAT VE ŞAHSİ EŞYALAR:Askerin yanında taşıdığı teçhizat ve şahsi eşyalar

KITCHEN : English Turkish military

MUTFAK, İAŞE:

KITCHEN AND BAGGAGE, TRAINS : English Turkish military

İAŞE VE EŞYA AĞIRLIKLARI:Seyyar mutfak, eşya ve hizmet araçları ve taktik birliklerin muharebede hemen kullanmaları icap etmeyen akaryakıt ve su ikmal araçlarıyla sıhhiye ve bakım araçlarından mürekkep ağırlıklar. Bak. "field train"

KITCHEN POLICE : English Turkish military

MUTFAK GÖREVLİSİ:Bulaşık yıkama, sebze ayıklama gibi günlük mutfak hizmetlerinde geçici olarak çalıştırılmak üzere görevlendirilen personel. Buna, eskiden (mess attendant) veya (mess orderly) denirdi

KITCHEN TRUCK : English Turkish military

MUTFAK KAMYONU:Mutfak malzemesi ve mutfak için yiyecek maddesi ve su taşıyan kamyon

KITE : English Turkish military

MAYIN UÇURTMASI:Deniz mayın harbinde bir gemi tarafından çekildiği zaman daha önceden belirlenen bir derinliğe inen ve sağa sola yön değiştirmeyen bir alet

KNAPSACK : English Turkish military

ARKA ÇANTASI:Bak. "havercask"