Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
FUMIGATION AND BATH : English Turkish military

ETÜV VE BANYO:

FUNCTION : English Turkish military

İŞLEV, ÖZ İŞLEV:

FUNCTIONAL : English Turkish military

ÇALIŞMAYA AİT:Yapı veya şekilden çok harekete veya işe ait

FUNCTIONAL CHART : English Turkish military

ÇALIŞMA ŞEMASI:Bir teşkilatın kısımlarını, birbirleriyle olan ilişkilerini ve herbirine ait işlerin kısa tariflerini gösteren şekil

FUNCTIONAL COMPONENT : English Turkish military

ÖZEL GÖREV UNSURU:İleri bir üssün belirli görevlerinden birini yerine getirmek için tertiplenmiş deniz kuvvetleri personel veya malzemesinden bir teşkil. Ayrıca bakınız: "standart advanced base units"

FUNCTIONAL COSTING : English Turkish military

GÖREVSEL (İŞLEVSEL) MALİYETLEME:

FUNCTIONAL DUTY : English Turkish military

ESAS GÖREV:Bir birlik veya teşkilin yaptığı esas görev

FUNCTIONAL FILES SYSTEM : English Turkish military

İŞLEM DOSYA SİSTEMİ:Evrakın sınıflandırılmasında uygulanan numaralı bir tasnif şekli. Bu sisteme göre yapılan sınıflandırma evrakı, dosya, ilgi ve son işlem şeklinde tanıtır

FUNCTIONAL POOL : English Turkish military

OTO HİZMET PARKI:

FUNCTIONAL TEAM : English Turkish military

İHTİSAS TİMİ, ÖZEL GÖREV TİMİ:Bir birliğe görevini yapabilmesi için, icap ettikçe tahsis edilen aynı iş niteliğini haiz personelden mürekkep timler. Bunlara "cell" de denir

FUNCTIONS : English Turkish military

GÖREVLER:Bir kişinin büronun veya teşkilatın görevleri, sorumlulukları ve verilmiş veya uygun vazifeleridir. Milli Güvenlik Yasası (1947) ile belirtildiği gibi "function" kelimesi görevler, kuvvetler ve vazifeleri ihtiva eder (5 ABD Yasası 171n (a))

FUND : English Turkish military

FON, PARA:Kanuna uygun olarak bir tarafa ayrılmasına ve yalnız belirli maksatlar için kullanılmasına yetki verilmiş bir miktar para veya para yerine geçen vesikalar

FUNDS RESPONSIBILITY : English Turkish military

BÜTÇE SORUNU:Bütçe tasarılarının hazırlanma ve savunulmasını ve yetki verilen paraların idaresini içeren görev.

FUNERAL ESCORT : English Turkish military

CENAZE MERASİM BİRLİĞİ:Bir ölüye hürmet ve tazim nişanesi olmak üzere cenazeye refakat için ayrılan birlik

FUR RUFF : English Turkish military

KÜRK YAKA:Porsuk veya benzeri hayvan kürkünden yapılmış yüzü rüzgardan koruyan parka yakası

FURLOUGH : English Turkish military

İZİN:Bak. "leave of absence"

FURNISH : English Turkish military

TEDARİK ETMEK, TEÇHİZ ETMEK, MALZEMESİNİ VERMEK:

FURTHER TRAINING/CONTINUED/CONTINUED TRAINING : English Turkish military

DAHA İLERİ EĞİTİM/SÜREN/SÜRÜŞ EĞİTİMİ:

FURY : English Turkish military

FURY:Uçak gemilerinden faaliyette bulunan tek motorlu, tek kişilik; jet av veya bombardıman uçağı. Silahları; top, nükleer ve nükleer olmayan bomba, Sidewinder ve
kıta desteği için- roket ve Bull pup'lardan ibarettir. Havadan yakıt ikmal kapasitesine sahiptir ve yanında bir yedek benzin deposu taşıyabilir F-1 olarak tanınır

FUSE : English Turkish military

TAPA:Mermiyi mermi yolu üzerinde istenilen zamanda, istenilen yerde ve istenilen şartlar altında paralandırmaya yarayan mekanik veya elektrikli cihaz. Tapalar, genellikle mermiye takılışlarına ve gördükleri işe göre sınıflandırılırlar. I. Mermiye takılışlarına göre ikiye ayrılırlar:

FUSE (SPECIFY) : English Turkish military

TAPA (BELİRTMEK):Bir topçu veya deniz topçu desteğinde; arzu edilen tapa faaliyetini belirtmek için kullanılan emir veya istek. Örnek; tavikli, mekanik ihtiraklı tapa, TV tapası zamanlı tapa

FUSE CAVITY : English Turkish military

TAPA BOŞLUĞU:Bir imla hakkında tapanın gireceği boşluk

FUSE DELAY : English Turkish military

TAVİKLİ TAPA:Tapa ateşleme serisinde geciktirme unsuru bulunan tapa. Ayrıca bakınız: "delay fuze" ve "fuze"

FUSE ERROR : English Turkish military

TAPA HATASI:Tapanın belirli bir cephane cinsi için tespit edilmiş standarttan ayrılması veya tapa içindeki elemanlardan herhangi birinin çalışmasıyla meydana gelen hata

FUSE PROXIMITY : English Turkish military

VT TAPASI:Bak. "proximity fuze"