Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
INTERNATIONAL MILITARY PERSONNEL : English Turkish military

ULUSLARARASI ASKERİ PERSONEL:Yetkili uluslararası askeri makamlara tayin edilmiş veya atanmış askeri şahıslar

INTERNATIONAL MILITARY POST : English Turkish military

ULUSLARARASI ASKERİ MAKAM:Ücret ve istihkakı esas ülke tarafından ödenen bir askeri şahsın atandığı bir uluslararası makam

INTERNATIONAL MORSE CODE : English Turkish military

MİLLETLERARASI MORS KODU:Harf ve numaraları hat ve nokta grupları ile ifade eden muhabere sistemi. Milletlerarası Mors Kodu, özellikle telsiz, telgraf ve pırıldak muhaberesinde kullanılır. Buna kısaca (morse code) da denir

INTERNATIONAL PEACE FORCE : English Turkish military

ULUSLARARASI BARIŞ GÜCÜ:Dünya barışını korumak maksadıyla tesis edilmiş münasip kuruluşta bir birlik

INTERNATIONAL PERSONNEL : English Turkish military

ULUSLARARASI PERSONEL:Yetkili uluslararası makamlara atanmış veya tayin edilmiş askeri veya sivil şahıslar

INTERNATIONAL POST : English Turkish military

ULUSLARARASI MAKAM/POST:Bir barış kuruluşunda veya acil durum kuruluşunda yetkilendirilmiş, özel uluslararası iş özellikleri taşıyan ve memurunun uluslararası yetkiye karşı sorumlu olduğu bir makam, mevki, iş veya vazife

INTERNATIONAL RED CROSS COMMITTEE : English Turkish military

MİLLETLERARASI KIZILHAÇ KOMİTESİ:Bütün kızılhaç derneklerinin bağlı bulunduğu tarafsız bir teşkilat. Bu teşkilat; harp esnasında muharip devletler arasında dost bir aracı rolü oynar. Mektuplaşma, haberleşme, gibi işlerin yürütülmesini sağlar. Bu teşkilatın Cenevre'deki merkezi, harp esirleri hakkındaki bilgilerin ve esirlere yapılan yardımların olduğu kadar, harpten zarar gören sivil halk arasındaki zayiata dair yapılan müracaatların da toplandığı yerdir. Milletlerarası Kızılhaç Komitesi; işgal altındaki yerlere gönderilecek yiyecek ve eşyanın idaresine de yardım eder

INTERNED : English Turkish military

ENTERNE EDİLMİŞ, EL KONMUŞ:Amerikan Silahlı Kuvvetlerinin giriştiği bir silahlı mücadelenin sonucu veya böyle bir mücadelenin doğduğu sebeplerden ötürü, gayri muharip bir yabancı devletin muhafazası altında bulunduğu kesin olarak bilinen. Ayrıca bakınız: "battle causalty"

INTERNEE : English Turkish military

ENTERNE EDİLEN:Enterne edilen herhangi bir kimse. Bak. "intern", "military internee"

INTERNMENT CAMP : English Turkish military

ENTERNE KAMPI:Yalnız enterne edilmiş sivil şahısların enterne edilmesi ve bütün idari işleri için teşkil edilmiş bir faaliyet merkezi veya tesis. Bak. "civilian internee"

INTERNMENT SERIAL NUMBER : English Turkish military

ESİR VE ENTERNE SIRA NUMARASI:Bir askeri inzibat harp esirleri bölüğü tarafından bir harp esirine, enterne edilmiş sivile veya tutuklu kimseye tahsis edilen tanıtma numarası

INTEROCULAR DISTANCE : English Turkish military

İNTEROKÜLER MESAFE, GÖZ ARALIĞI:Göz yuvarlaklarının eksenleri arasındaki veya optik cihazların okürleri arasındaki mesafe

INTEROPERABILITY : English Turkish military

ENTEROPERABİLİTE, MÜŞTEREK ÇALIŞMA, İRTİBATLI KULLANIM, UYUM, KARŞILIKLI KULLANIM İÇİN DEĞİŞTİRME:
Sistemlerin birliklerin veya kuvvetlerin, diğer sistemler, birlikler veya kuvvetlere hizmet vermesi veya onlardan hizmet alması ve böylece takas edilen hizmetlerin müştereken etkin faaliyetlerinin temini amacıyla kullanılması yeteneği.
Muharebe-elektronik sistemler; veya muhabere elektronik teçhizatı malzemesi arasında; bilgi ve hizmetlerin kendi aralarında ve/veya onları kullananlar arasında direkt ve tatminkar bir şekilde takas edilmesiyle elde edilen durum. Belli vakalardan bahsedilirken enteroperabilitenin derecesi belirlenmelidir

INTEROPERATION : English Turkish military

KARŞILIKLI ÇALIŞMA:Karşılıklı çalışabilen sistemlerin, birliklerin veya kuvvetlerin kullanılmaları

INTERPHONE/INTERCOM : English Turkish military

İÇ HABERLEŞME, İÇ KONUŞMA TELEFONU:Bir uçak, gemi, tank ve faaliyet merkezinde şahısların birbiriyle konuşmalarını sağlayan telefon cihazı. Buna (intercommunication) da denir. Bak. "intercom"

INTERPLANETARY SPACE : English Turkish military

GEZEGENLERARASI UZAY (HV.):Arz görüş noktasından, alt kenarı, ayarası uzayın üst sınırında bulunduğu ve birkaç milyon mil güneş sistemi sınırları ötesine uzandığı sanılan uzay kısmı. (Bu terim, hiçbir gezegen dikkate alınmadan sadece arzdan olan mesafeyi ifade eder) daha geniş anlamda, güneş sistemi içinde gezegenler arasındaki uzay

INTERPOLATOR : English Turkish military

ENTERPOLATÖR:Bir mesafe düzeltme aleti veya, gözetleme ile elde edilen esaslarda, rüzgar, hız, istikamet vs. tesirler için düzeltmeler yapan, diğer aletler tarafından hesaplanmış atış esasları birimlerinin kesirlerini veren basit hesap aleti

INTERPRET : English Turkish military

YORUMLAMAK, TERCÜME ETMEK:Bak. "interpretation", kıymetlendirmek

INTERPRETABILITY : English Turkish military

YORUMLANABİLİRLİK:Bir görüntünün, nitelik ve ölçek olarak verilen tip bir hedefteki ihtiyaçlara yeterli cevap verme uygunluğu. a. ZAYIF: Görüntü verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları yeterli derecede cevaplamaya uygun değil. b. ORTA: Görüntü, verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları ancak vasat bir detayla cevaplayacak kadar yoruma uygun. c. İYİ: Görüntü, verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları yeterli detayda cevaplayacak kadar yoruma uygun. d. ÇOK İYİ: Görüntü, verilen tip bir hedefteki ihtiyaçları tam detayı ile cevaplayacak kadar yoruma uygun

INTERPRETATION : English Turkish military

YORUM, YORUMLAMA:Sözlü tercüme.
İstihbarat çarkında, bilginin öneminin cari bilgi bünyesine göre değerlendirildiği safha.
Askeri bakımdan değerli bilgi elde etmek için harita, hava fotoğrafı vesairenin etüt, tahlil ve mukayesesi

INTERPRETATION OF AERIAL PHOTOGRAPHS : English Turkish military

HAVA FOTOĞRAFLARININ KIYMETLENDİRİLMESİ:Tabi ve yapay arızaların mahiyet ve fiziki özellikleri ile kara, hava ve deniz faaliyetlerinin mahiyet ve şümulünü hava fotoğraflarından faydalanmak suretiyle tespit etme işlemi. Bak. "air photograph interpretation" ve "photographic interpretation"

INTERPRETER : English Turkish military

TERCÜMAN:Yabancı bir dille yapılan konuşmayı başka bir dile çeviren kimse

INTERROGATE : English Turkish military

SORGUYA ÇEKMEK:Harp esirlerini veya kıymetli bilgilere sahip oldukları sanılan kimseleri, istihbarat maksadıyla, sorguya çekmek

INTERROGATION (INTELLIGENCE) : English Turkish military

SORGULAMA (İSTİHBARAT):Soru soranın kontrolundaki bir şahsa direkt olarak soru sorularak sistematik bilgi edinme çabası

INTERROGATION OF PRISONER OF WAR : English Turkish military

HARP ESİRLERİNİN SORGULANMASI: