English To Turkish
JOINT TRAINING : English Turkish military
MÜŞTEREK EĞİTİM:Müşterek harekat doktrin ve usullerini ve kuvvetler arasında karşılıklı anlayış, itimat ve birlikte çalışma ruhunu geliştirmek ve denemek maksadıyla, iki veya daha çok sınıfa mensup birlik arasında tertiplenen müşterek askeri tatbikatlar
JOINT TRAINING PROCEDURES : English Turkish military
MÜŞTEREK EĞİTİM USULLERİ:Birden çok kuvveti ilgilendiren doktrini geliştirmekle görevlendirilmiş, çeşitli kuvvetlere mensup yetkililerce üzerinde müştereken karara varılmış eğitim usulleri. Bu usuller; müşterek doktrin için bir esas sağlayabilir
JOINT TRAVEL REGULATIONS : English Turkish military
MÜŞTEREK SEYAHAT YÖNETMELİĞİ: JOINT UNITED STATES MILITARY ADVISORY GROUP:ABD MÜŞAVERE GRUBU: JOINT UNITED STATES MILITARY ADVISORY AND PLANNING GROUP:ABD MÜŞTEREK ASKERİ İSTİŞARE VE PLANLAMA GRUBU: JOINT UNITED STATES MILITARY MISSION FOR AID TO TURKEY (JUSMMAT):AMERİKAN ASKERİ YARDIM KURULU:ABD. nin Türkiye'ye yapmakta olduğu askeri yardımları organize ve tatbikatını kontrol etmek üzere Türkiye'de kurulmuş olan müşterek askeri yardım kurulu
JOINT ZONE (AIR, LAND, SEA) : English Turkish military
MÜŞTEREK BÖLGE:Dost suüstü hava ve sualtı kuvvetlerinin aynı anda harekat yapmasına olanak sağlamak amacıyla düşünülmüş bölge
JOURNAL : English Turkish military
HARP CERİDESİ:Seferde, olayların cereyan şekline ve alınan emir, haber vesairenin geliş sırasına göre, birlikler veya karargah şubeleri tarafından tutulan günlük vukuat kaydı
JOURNALIST : English Turkish military
GAZETECİ, MUHABİR:
JUDGE ADVOCATE : English Turkish military
ASKERİ ADLİ HAKİM, ASKERİ ADLİ MÜŞAVİR:Bir komutanlık karargahında bulunan hukukçu subay. Bu subay; komutanın hukuk müşaviridir ve Milli Savunma Bakanlığı'nda Askeri Adalet İşleri Başkanının yaptığı işlerin aynını yapar. Bu subaya; genel olarak "staff judge advocate" de denir
JUDGE ADVOCATE GENERAL'S CORPS : English Turkish military
ASKERİ ADALET SINIFI, ASKERİ ADALET`TEŞKİLATI:Askeri adaletin uygulanmasına nezaret eder. Askeri mahkemeler vasıtasıyla duruşmaları takip eder. Gerekli adli tavsiyelerde ve buna benzer hizmetlerde bulunur. `
JUDGE ADVOCATE GENERAL, THE : English Turkish military
ASKERİ ADALET İŞLERİ BAŞKANI:Kara Kuvvetleri Komutanlığının, Komutanlığın ve Ordu'nun Genel Adalet İşleri Başkanı. Askeri Adalet Teşkilatına nezaret eder. Ordu ile ilgili bütün adli konularda hükümeti temsil eder: Adli kayıtların tutulmasından da sorumludur. Rütbesi Tümgeneral'dir
JUDICIAL : English Turkish military
ADLİ, HUKUKİ, MAHKEMEYE AİT:Hukuk ve adalet işleriyle ilgili, hukuk ve adalet işlerine ait
JUDICIAL COUNCIL : English Turkish military
ASKERİ YARGITAY:ABD Ordusu'nda; Askeri Ceza ve Askeri Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunlarının 48, 49 ve 50 nci maddeleri gereğince, askeri mahkemeler tarafından yapılan muhakemelerin zabıtlarına göre davalara yeniden bakan ve Askeri Adalet Sınıfına mensup üç generalden oluşan kurul
JUDO : English Turkish military
JUDO, SİLAHSIZ SAVUNMA:Bak. "unarmed defence"
JUDY : English Turkish military
HAVA ÖNLEMESİNDE, "TEMASA GEÇTİM VE ÖNLEMEYE GEÇİYORUM" ANLAMINA GELEN KOD:
JUMBO BOOM : English Turkish military
CAMBO DİKME:Gemilerde bulûnan ve 50 ton veya daha çok ağırlıkları kaldırabilen iki veya daha çok bumbalı bir vinç
JUMP : English Turkish military
ÇIKIŞ HATA HAREKETİ:Bir silahta, mermi namluyu terketmeden önce, namlunun, barut gazının ani etkisi ile hareketi
JUMP AREA : English Turkish military
ATLAMA SAHASI:Bu terim yerine halen (drop zone) terimi kullanılmaktadır. Bak. "drop zone"
JUMP OFF : English Turkish military
TAARRUZ ÇIKIŞ HATTINDAN HAREKET ETMEK:Düşman üzerine yapılacak taarruz için kendi hatlarını terketmek
JUMP OFF LINE : English Turkish military
Bak. "line of departure"
JUMP OFF POINT : English Turkish military
ATLAMA NOKTASI:Paraşütçü birliklerinin, kendilerine tahsis edilen araziye inmek için hava aracından atlayacakları nokta
JUMP SPEED : English Turkish military
ATLAMA HIZI:Paraşüt birliklerinin nispi emniyetli bir şekilde atlayış yapabilecekleri hava hızı
JUMPING ATTITUDE : English Turkish military
ATLAMA UÇUŞ VAZİYETİ:Bir kıta nakliye uçağının paraşütçülere emniyetli bir çıkış temini için gerekli düşük hızda, istikrarlı düz uçuşu
JUMPMASTER : English Turkish military
ATLAMA SORUMLUSU:Uçağa girdikleri andan atlayışa kadar paraşütçüleri kontrol etmekle görevli hava indirme ehliyetli kimse. Bak. "stich commander (air transport) "
JUNCTION BOX : English Turkish military
İRTİBAT KUTUSU:Tel ve kablo bağlantıların örten metal kutu. Bu kutu, elektrik devrelerini birleştirme ve dağıtım işini yapan bir kapalı bağlantıdır
JUNGLE : English Turkish military
CENGEL:Yolsuz, bataklık ve yürürken ayağa takılan sık fundalıklarda, sık dallı ağaçlarla kaplı, orman karakterinde geniş ağaçlık saha
JUNGLE RAIN SHELTER : English Turkish military
CENGEL YAĞMUR SIĞINAĞI:Bak. "shelter"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani