English To Turkish
PROPELLER TORPEDO BOAT : English Turkish military
PERVANELİ HÜCUM BOTU:Bak. "torpedo boat"
PROPELLING CHARGE : English Turkish military
SEVK MADDESİ; SEVK BARUTU:Bir silahtaki mermiyi sevk için, o silah dahilinde faaliyet gösteren barut hakkı. Kapalı yerdeki sevk barutunun yanışı ile meydana gelen gaz mermiyi dışarı iter. Buna "propellant" veya "propellant charge" da denir
PROPELLING INCREMENT : English Turkish military
İLAVE BARUT HAKKI:Barut hakkının, mesafe tanzimleri maksadıyla, tam barut hakkından ayrılacak şekilde hazırlanmış bir kısmı. Buna " increment" de denir
PROPERTY : English Turkish military
MAL; ORDU MALI:
Sahip olunabilen herhangi bir şey.
Askeri anlamda kullanıldığı şekilde, bu terim gayrimenkul ve malzemeleri içine alan maddi mal ile sınırlıdır.
Özel amaçlar ve muayyen durumlardaki kullanım için, bu terim, kamu arazisi, belirli topraklar, muayyen kategorideki donanma gemileri ve Federal hükümetin kayıtlarını hariç tutabilir
PROPERTY ACCOUNT : English Turkish military
MAL HESABI:Miktar ve/veya maliyet cinsinden yazılan, genellikle madde (kalem) ile ifade edilen malın veya mal değişiminin resmi kaydı. Devlet malının resmi kaydının muhafaza edilmesi gereklidir
PROPERTY ACCOUNTABILITY : English Turkish military
MAL SAYMANLIĞI:Bak. "accountability"
PROPERTY ACCOUNTING : English Turkish military
MAL MUHASEBESİ:Mal hesaplarının
mal raporlarının tahlili de dahil olmak üzere
nakdi değer ve miktar olarak açılması veya tutulması
PROPERTY BOOK : English Turkish military
EŞYA DEFTERİ:Bir bölük veya benzeri birlikte tutulan ve, erlerin giyecek ve teçhizatı hariç, birliğe ait teçhizatın miktar ve cinsini gösteren kayıt defteri
PROPERTY CUSTODIAN : English Turkish military
MAL SAYMANI:Bir askeri eğitim müessesesinde; komutanlığa ait veya komutanlığa gönderilmiş malların tedarikinde depolanmasında, dağıtımında ve hesaplarının tutulmasında müessesenin bir mümessili olarak hareket eden subay
PROPERTY DISPOSAL OFFICER : English Turkish military
MAL SORUMLUSU:Bir tesiste, şahsi malların teslim alınması bakımı ve verilen yetki dahilinde son işlemi ile sorumlu şahıs. Bu şahıs; bir tesisteki bütün HEK mal ve kayıt silme faaliyetlerinden sorumludur. Buna eskiden (salvage officer) denirdi
PROPERTY EXCHANGE : English Turkish military
MAL MÜBADELESİ:Bir birliğe verilmiş ordu malı bir maddeyi başka bir birlikle değiştirme
PROPERTY OFFICER : English Turkish military
ORDU MALLARINI ALAN, DAĞITIMINI YAPAN VE HESABINI TUTAN SUBAY:
PROPERTY RECORD : English Turkish military
MAL KAYDI:Bir malzeme üzerinde sorumluluk esası teşkil etmek üzere, stok kayıtları da dahil, tutulan kayıt
PROPERTY VOUCHER : English Turkish military
MAL BELGESİ:Bir malın, herhangi bir stok kayıt hesabından çıkarılması veya bu hesaba alınmasını teşvik eden belge
PROPHYLACTIC STATION : English Turkish military
HASTALIKLARDAN KORUNMA İSTASYONU:Bir askeri garnizonda veya civarında bulunan ve hastalıklara karşı her zaman koruyucu tedbirler sağlayan sağlık istasyonu
PROPHYLAXIS : English Turkish military
KORUNMA:Hastalıktan korunma
PROPORTIONAL CONTROL : English Turkish military
ORANTILI DÜZELTME:Bir hatayı düzeltme yolundaki işlemin, o hata üzerinde orantılı şekilde dağıtılması
PROPORTIONAL NAVIGATION : English Turkish military
ORANTILI SEYİR; BİRHOMİNG SEYİR METODU:Bunda füze dönüş hızı, görüş hattının boşluktaki dönüş hızı ile doğrudan doğruya orantılıdır
PROPOSE : English Turkish military
ÖNERMEK:
PROPOSED SYSTEM PACKAGED PLAN : English Turkish military
SİSTEM TEDARİK PLANI TEKLİFİ (HV. ):Hava Kuvvetleri Silah Sistemleri Komutanlığının bir Sistem Tedarik Programı (System Package Program) ile ilgili teklifi
PROPOSED TECHNICAL DEVELOPMENT PLAN : English Turkish military
TEKNİK GELİŞTİRME PLANI TEKLİFİ (HV. ):Hava Kuvvetleri Silah Sistemleri Komutanlığının Teknik Geliştirme Planı ile ilgili bir teklif
PROPRIETARY ARTICLE : English Turkish military
PATENTLİ MADDE:Bir patent müsaadesi altında imal edilen ve satılan veya yalnız bir tek yerden temin edilen madde
PROPRIETARY INTEREST ONLY : English Turkish military
YALNIZ EYALET MENFAATİ:İlgili eyalet (state) tarafından; bir bölge üzerindeki yetkilerinden, Federal Hükümet Adına, hiç bir fedakarlıkta bulunulmayan hallerde uygulanan terim
PROPULSION : English Turkish military
TAHRİK; İLERİ İTİŞ; YÜRÜTME:Uçak, roket vesaire cisimleri jet, yakıt veya tepki (reaction) gibi bir kuvvet tesiriyle hareket ettirmek. Bak. "biefuel propulsion", "jet propulsion", "reaction propulsion", "rocket propulsion" ve monofuel propulsion"
PROPULSION SUBSYSTEM : English Turkish military
TAHRİK TALİ SİSTEMİ (HV. ):Bir füze veya diğer aracın motor ve yardımcı motor tanklarını ve motorun yerde ve uçuş sırasında arzu edilen şekilde çalışmasını temin edip gazlı uçuşun bütün safhalarında aracı sevk için gerekli çekişi sağlayacak diğer bütün teçhizatı içine alan büyük bir tali sistem
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani