English To Turkish
PROSIGN : English Turkish military
HABERLEŞME KISALTMASI:Bak. "procedure sign"
PROTECT : English Turkish military
KORUMAK:
PROTECTED PERSONNEL : English Turkish military
ESİR MUAMELESİ GÖRMEYEN PERSONEL:Bak. "protected persons"
PROTECTED PERSONS : English Turkish military
ESİR MUAMELESİ GÖRMEYEN ŞAHISLAR:Muharip taraflarca akdedilmiş ve muhasematın idaresiyle ilgili bir sözleşme veya anlaşma hükümlerinden faydalanan şahıslar. 1949 Cenevre Anlaşmasında açıklanmış bütün himaye gören personel bu terimin kapsamı içine girer. Bak. "displaced person"
PROTECTION COMPLETE PENETRATION : English Turkish military
KORUNMAYI GEREKTİREN TAM NÜFUZ:Bir çelik levhaya vuran merminin veya parçalarının ya da merminin kopardığı levha parçalarının bu levha gerisine geçenler kendisine çarpacak şekilde yerleştirilmiş 24 ST, 020 inç kalınlığındaki bir alüminyum karışımı levhaya, levhayı delecek bir enerji ile fırlatıldıkları nüfuz. Bu şartların, daha kalın çelik levha deneylerinde olduğu gibi, alüminyum levha kullanılmadan karşılanması mümkün olan hallerde alüminyum levhadan vazgeçilir
PROTECTION PARTIAL PENETRATION : English Turkish military
KORUNMAYI GEREKTİREN KISMİ NÜFUZ:Korunmayı gerektiren tam nüfuz icaplarına yaklaşan fakat tam olarak karşılamayan nüfuz
PROTECTIVE APRON : English Turkish military
KİMYASAL MADDELERDEN KORUMA ÖNLÜĞÜ:Sıvı harp gazları ve diğer aşındırıcı kimya harbi maddelerine karşı ek koruma vasıtası olarak giyilen lastik önlük
PROTECTIVE CLOTHING : English Turkish military
KORUYUCU ELBİSE:Kişileri, fiziksel çevredeki tehlikeli çalışma ortamındaki veya düşman faaliyetlerindeki yüksek derecedeki değişikliğin neden olduğu tehlikeye karşı korumak amacıyla tasarlanmış, üretilmiş ve uyarlanmış elbise
PROTECTIVE CONCEALMENT : English Turkish military
KORUYUCU GİZLEME; KAMUFLAJ:Düşmanı yanlış kola sevk etmek veya aldatmak için bir yer, eşya veya şahsın hal ve durumunu değiştirme. Koruyucu gizleme ile binaların, askeri teçhizat ve kıtaların mevcudiyeti, mahiyeti veya mevkii gizlenebilir. Buna, genel olarak, (camouflage) denir
PROTECTIVE COVER : English Turkish military
KİMYASAL MADDELERDEN KORUMA ÖRTÜSÜ:Bir şahıs ile toksik kimyasal veya biyolojik harp maddesi püskürtme kaynağı arasına konulan ve şahıs ile kaynağın temasını kesen bir madde veya eşya
PROTECTIVE FIRE : English Turkish military
HİMAYE ATEŞİ; KORUMA ATEŞİ:Destek silahları tarafından açılan ve düşmanın dost kuvvetlere karşı ateş ve hareketini önlemek için düşmana tevcih edilen ateş. Bak. "fire"
PROTECTIVE MASK (FIELD) : English Turkish military
KORUYUCU MASKE (SAHRA):Süzgeç elemanları kendinden veya takılı vaziyette bir başlık ve bir mahfazadan ibaret şahsi koruma teçhizatı. Maske; takanı, toksik harp gazlarının perdeleme sislerinin biyolojik harp maddelerinin ve radyoaktif toz zerrelerinin, solunum yolu ile vücuda girmesine karşı korur. Buna eskiden (gas mask) denirdi
PROTECTIVE MINEFIELD : English Turkish military
KORUYUCU MAYIN TARLASI:
Kara mayın harbinde, bir birliğin mahalli yakın korunmasına yardımcı olarak kullanılan bir mayın tarlası.
Deniz mayın harbinde, limanları, demirleme yerlerini, sahilleri ve kıyı ulaştırmasını korumak maksadıyla dost karasularında tesis edilen mayın tarlası
PROTECTIVE OINTMENT : English Turkish military
KORUYUCU MERHEM:Yakıcı gaz bulaşmasından korunmak; kendisini mahdut şekilde, teçhizatı derhal bulaşıcı maddelerden temizlemek üzere, münferit er tarafından kullanılan merhem
PROTECTIVE SECURITY : English Turkish military
KORUYUCU GÜVENLİK, EMNİYET:Komutanlığın bütün kademelerinde güvenliği sağlamak ve sürdürmek amacıyla oluşturulan ve sürdürülen organize haldeki savunma önlemleri sistemi. Ayrıca bakınız: " physical security", "security"
PROTECTIVE WIRE : English Turkish military
KORUYUCU TEL ENGELİ:Düşmanın baskın veya taarruzuna engel olmak veya ilerlemesini durdurmak ya da yavaşlatmak için kullanılan tel engel
PROTECTOSCOPE : English Turkish military
MAHFAZALI PERİSKOP:Bir tank vesaire içinde bulunan ve denizaltıların periskopuna benzeyen tertibat. Bu tertibat sayesinde, tank ve zırhlı oto mazgallarına tevcih edilen düşman ateşinden zarar görmeden dışarıyı gözetlemek mümkün olur
PROTEST : English Turkish military
PROTESTO ETMEK, İTİRAZ ETMEK:
PROTOCOL : English Turkish military
PROTOKOL:Milletlerarası bir konferansın tutanakları anlaşma veya sözleşme ile ilgili tamamlayıcı veya tevzih edici mahiyette bir mutabakat veya aynı anlaşma veya sözleşmeyi bazı noktadan açıklamayan ve bunlara eklenen hükümlerdir
PROTOTYPE : English Turkish military
PROTOTİP, İLK ÖRNEK:Proje, performans ve imalat potansiyelini değerlendirmeye elverişli ilk model
PROTOTYPE MISSILE : English Turkish military
PROTOTİP FÜZE:Esas itibariyle, suni imalat füzesi ile aynı modelde bir ilk veya taslak füze. İmalat projesini tecrübe etmek ve imalat usulleri için bir esas kurmak maksadıyla normal olarak, az sayıda imal edilir
PROTRACTOR : English Turkish military
İLETKİ; MİNKALE:Harita üzerinde açı ölçmeye yarayan alet
PROVIDER : English Turkish military
PROVIDER (UÇAĞI):Kıta ve malzeme taşımak ve yaralı tahliye etmek üzere imal edilmiş kısa pistlere iniş ve kalkışa elverişli, çift motorlu bir hücum ulaştırma uçağı C-123K olarak adlandırılır. AC-12K top bulunan tipidir
PROVING GROUND : English Turkish military
TECRÜBE ALANI; TECRÜBE SAHASI:Başta cephane, top, tank ve motorlu araçlar olmak üzere, malzeme ve teçhizat tiplerinin denenmesi ve gelişme veya işe yararlık derecelerinin tespiti için bilimsel tecrübeler yapmaya mahsus bir yer veya bölge
PROVISIONAL GUARDHOUSE : English Turkish military
GEÇİCİ CEZAEVİ:Genel askeri mahkemelerin kaza hakkını haiz ve komutan tarafından yetki verilmiş bir ceza infaz yeri. Bu tesis, diğer ceza infaz yerlerine nakledilmek veya yurtlarındaki garnizonlara dönmek üzere bekleyen mahpusların tutuklanması için kullanılır
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani