English To Turkish
BETTING WINDOW : English Turkish
n. bahis gişesi
BETTONG : English Turkish
n. (Zooloji) Avustralya'ya özgü kısa burunlu küçük bir keseli hayvan
BETTOR : English Turkish
n. bahisçi
BETTY : English Turkish
n. bir kadın adı (Elizabeth'in bir biçimi)
BETTY : English Turkish
n. pişirilmiş meyve tatlısı
BETTY CURRIE : English Turkish
n. (1939 doğumlu) ABD Başkanı Bill Clinton'un şahsi sekreteri (Lewsinky/Clinton skandalı sırasında Monica Lewinsky ile Bill Clinton arasındaki yasak aşk araştırılırken görev yaptı)
BETTY GRABLE : English Turkish
n. (
1973) Amerikalı popüler bir film aktrisi ve poster kadını
BETWEEN : English Turkish
adv. arada, ortasında, araya, arasına, ortada, ortaya
BETWEEN : English Turkish
prep. arasında, aralarında
BETWEEN A ROCK AND A HARD PLACE : English Turkish
sert bir yerle bir kayalık arasında, iki arada bir derede, yukarı tükürse bıyık aşağı tükürsen sakal, zor seçim
BETWEEN AND BETWEEN : English Turkish
arada ve arada, ortada ve ortada, ortasında, arasında, ne o ne de diğer, orta pozisyonda
BETWEEN HAMMER AND ANVIL : English Turkish
çekiçle örs arasında, çok zor durumda, sıkışık durumda, çok müşkül bir durumda, iki arada bir derede
BETWEEN HANGOVERS : English Turkish
geçici olarak ayık, sarhoş değil, sarhoş olmayan
BETWEEN HUSBAND AND WIFE : English Turkish
karı ile koca arasında, karı-koca arasındaki mahrem iş, karı-kocanın özel mevzusu
BETWEEN LIFE AND DEATH : English Turkish
ölümle hayat arasında, ne ölü ne canlı, yarı canlı, yarı hayatta
BETWEEN OURSELVES : English Turkish
izim aramızda, sadece ikimiz arasında, sadece ikizimle ilgili, sadece senin ve benim bildiği (bir sır)
BETWEEN THE DEVIL AND THE DEEP BLUE SEA : English Turkish
çok zor bir durumda, iki arada bir derede, aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık, iki ucu pis değnek
BETWEEN THE DEVIL AND THE DEEP SEA : English Turkish
iki arada bir derede
BETWEEN THE LINES : English Turkish
satır aralarını, gizli anlamı
BETWEEN THE SHEPHERD AND THE WOLF THE LAMB IS LOST : English Turkish
çobanla kurdun dalaşında olan kuzuya olur, bir tartışmada en kötüsü masum olanın başına gelir, bir savaşta acının en büyüğünü masum olanlar çeker (İncil)
BETWEEN THEM : English Turkish
adv. aralarında
BETWEEN TIMES : English Turkish
adv. ara zamanında, ara verildiğinde, fasıla boyunca
BETWEEN TWO FIRES : English Turkish
iki ateş arasında, iki arada bir derede, çok zor bir durumda
BETWEEN WHILES : English Turkish
azen, ara sıra, arada sırada
BETWEEN WIND AND WATER : English Turkish
üzgârla su arasında, zor bir durumda, iki arada bir derede
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani