English To Turkish
BLACKWATER FEVER : English Turkish Medicals
Tropik bölgelerde ve özellikle Afrikada görülen ağır bir sıtma türü
BLADDER : English Turkish Medicals
Mesane, idrar kesesi, sidik torbası, vezika;
İçinde sıvı veya gaz bulunan membranöz yapıda kese
BLALOCK'S OPERATOR : English Turkish Medicals
pulmonalis'in stenozlarında, bu arterin stenoze olan bölgesinden önceki kısmıyla, aortanın bir dalı arasında yapılan anastomoz
BLAND : English Turkish Medicals
Orta şiddetle, tahriş etmeyen, yatıştırıcı
BLAST : English Turkish Medicals
Patlama sonucu meydana gelen iç organlarda yırtılma v.b. ağır harabiyet yaratan yüksek basınçlı hava dalgası;
Herhangi bir cins hücrenin olgunlaşmamış (genç) şekli
BLASTOCELE : English Turkish Medicals
Blastula devresindeki gebelik ürününün ortasında oluşan boşluk, segmentasyon boşluğu, blastosel
BLASTOCYST : English Turkish Medicals
Blastula safhasını izleyen gelişim devresindeki gebelik ürünü (dşıtan trofoblast adı verilen ince bir tabaka ile çevrilmiş olup ortada gıda maddelerinden zengin sıvı ile dolu bir boşluk ve bir tarafta ileride embryo'yu meydna getirecek hücre kümesinden oluşur)
BLASTOCYTE : English Turkish Medicals
Döllenmiş ovum (zigot)'un mitotik bölünmesi ile oluşan embriyonik hücrelerden her biri, morula ve blastula'yı oluşturan farklılaşmamış hücrelerden her biri, blastomer
BLASTOCYTOMA : English Turkish Medicals
Farklılaşmamış embriyoner hücre (blastosit) lerden oluşan tümör, blastositom
BLASTODERM : English Turkish Medicals
Gelişen embriyoda üç ana tabaka (ectoderm, entoderm, mesoderm)'nın belirlendiği devredeki hücre kümesi
BLASTOGENESIS : English Turkish Medicals
Bir hücreden oluşan canlıların tomurcuklanma suretiyle çoğalması
BLASTOLYSIS : English Turkish Medicals
Gelişme devresindeki embriyonik hücre kitlesinin çözülüp erimesi, eriyip yok olması
BLASTOMA : English Turkish Medicals
Blastom:
Bir mikroba bağlı granülasyon dokusu;
Kondroma veya glioma gibi ambriyonik hücrelerden doğan bir tümör türü
BLASTOMYCES : English Turkish Medicals
Bira mayasına benzer yapıda olan bir tür mikro-organizma-blastomycede, sıfta şekli
BLASTOMYCOSIS : English Turkish Medicals
Blastomyces'ler tarafından meydana getirilen granulomatöz oluşumlar
BLASTOPHORE : English Turkish Medicals
Tomurcuk zarfı, blastofor
BLASTOPHTHORIA : English Turkish Medicals
Kurşun, arsenik, alkol zehirlenmeleri ve sifiliz sonucunda tohum hücrelerinin bozulması
BLASTULA : English Turkish Medicals
Morula'yı oluşturan hücre kümesinin artması ve ortada boşluk farklılaşmak üzere yeni bir diziliş göstermesiyle belirgin gelişim devresindeki gebelik ürünü
BLASTULATION : English Turkish Medicals
Blastula oluşması, morula'yı teşkil eden hücre kümesinin çoğalıp yeni bir diziliş göstermesiyle blastula'nın oluşması
BLEACHING : English Turkish Medicals
Ağarma, beyazlaşma
BLEB : English Turkish Medicals
Büyük kabarcık
BLEED : English Turkish Medicals
[p. t. Bled.].
Kanamak;
Senye: Bir yerden kan alınması (dolaşımın yükünü azaltmak için ekseriya koldan yapılır)
BLEEDER : English Turkish Medicals
Hemofili'de olduğu gibi, sık sık kanama yoluyla kan kaybeden kimse
BLEEDING : English Turkish Medicals
Kanama, hemonaji
BLEEDINGTIME : English Turkish Medicals
Cildin delinmesi halinde kanamanın kendiliğinden durması için gereken süre, kanama zamanı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani