English To Turkish
CONE : English Turkish Medicals
Mahrut, koni, conus
CONFABULATION : English Turkish Medicals
Uydurma hikayeler anlatma belirtisi, konfabülasyon
CONFECTION : English Turkish Medicals
Şeker veya balla yapılan ilaç
CONFIGURATION : English Turkish Medicals
Baş, gövde, kol ve bacakların müştereken oluşturduğu şekil, vücudun genel görünümü;
molekülü oluşturan atomların diziliş şekli
CONFINED : English Turkish Medicals
Loğusalık yatağında olan
CONFINEMENT : English Turkish Medicals
Loğusalık
CONFLICT : English Turkish Medicals
Psikiyatride iki adet uyumsu ve birbirine zıt arzunun veya duygunun bilinç altında mevcut olması
CONFLUENCE : English Turkish Medicals
Toplak, confluens
CONFLUENT : English Turkish Medicals
Bir araya birikip karışmış, sık (çıbanlar)
CONFUSION : English Turkish Medicals
Bilincin bulanıklığını ve kişinin realite ile alakası bulunmadığını belirten bir kavram
CONGENER : English Turkish Medicals
Benzer madde ,diğer bir bileşiğe yapı bakımından benzeyen madde (Etkisi aynı veya ters olabilir)
CONGENITAL : English Turkish Medicals
Aynı cinsten olan, hemcins
CONGEST : English Turkish Medicals
şişirmek, toplamak, doldurmak,
Kan veya su toplamak
CONGESTED : English Turkish Medicals
Kanla dolu, aşırı kanlanmış, konjesyon halinde
CONGESTIBLE : English Turkish Medicals
Şişmesi mümkün, kan veya su toplayabilir
CONGESTION : English Turkish Medicals
Kan toplanması (hücumu), ihtikan, konjestiyon
CONGESTIVE : English Turkish Medicals
Konjestiyona ait, konjestif
CONGLOBATE : English Turkish Medicals
Yuvarlak kitle teşkil etmiş yuvarlak kitle halinde toplanmış
CONGLOBATION : English Turkish Medicals
Küçük taneciklerin yuvarlak tek bir kitle oluşturacak şekilde biraraya toplanması
CONGLOMERATE : English Turkish Medicals
Bir araya yığılmış, küme halinde toplanmış;
Çeşitli maddelerin, düzen göstermeksizin bir araya gelmesiyle oluşan kitle, küme
CONGLOMERATION : English Turkish Medicals
Bir araya toplanma, küme haline gelme, yığılma
CONGLUTIN : English Turkish Medicals
Acı bakla, bezelye, fasulye ve bademden çıkarılan bir proteid
CONGLUTINANT : English Turkish Medicals
Yapıştırıcı, kaynaştırıcı, özellikle yara kenarlarının bitişmesini hızlandırıcı
CONGLUTINATION : English Turkish Medicals
Birleşme, kaynaşma, yapışma, iki şeyin kaynaşır şekilde birbirine yapışması;
Eritrositlerin veya bakterilerin kümeleşmesi
CONI (I) NE : English Turkish Medicals
"Conium maculatum" bitkisinde bulunan çok zehirli bir alkaloid, ağılı baldıran ruhu (C3H17N)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani