Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DECOLLATION : English Turkish Medicals

Doğumun imkansız olduğu durumlarda fetüs başını keserek gövdesinden ayırma, deakpitasyon

DECOLLATOR : English Turkish Medicals

Fetüs başını gövdesinden ayırmada kullanılan alet

DECOLLEMENT : English Turkish Medicals

Dekolman: Bir organın normal olarak, üzerine tutunmuş olduğu dokudan ayrılması (mesela Retina Dekolmanı)

DECOLORATION : English Turkish Medicals

Renk atma, solma, normal renk yokluğu, dekolorasyon

DECOMPENSATION : English Turkish Medicals

Yetmezlik, kifayetsizlik, telafi edememe

DECOMPOSE : English Turkish Medicals

Bileşik bir cismin eczasını ayırmak, ayrıştırmak, tahhallül ettirmek, halletmek

DECOMPOSITION : English Turkish Medicals

Ayrışma, ayrışım

DECOMPRESSION : English Turkish Medicals

Tazyilik veya tazyik eden gücün giderilmesi

DECONGESTANT : English Turkish Medicals

Konjesyonu azaltıcı;
Konjesyonu azaltıcı veya giderici ilaç

DECONGESTION : English Turkish Medicals

Konjestiyonun giderilmesi

DECONGESTIVE : English Turkish Medicals

Konjesyonu azaltıcı

DECORTICATION : English Turkish Medicals

Kabuğunu soyma

DECREMENT : English Turkish Medicals

Eksilme, azalma, özellikle ateşle seyreden hastalıkta ateşin düştüğü veya belirtilerin gerilediği devre

DECRUDESCENCE : English Turkish Medicals

Hastalık belirtilerinin yatışması, belirtilerin gerilemesi

DECUBATION : English Turkish Medicals

Enfeksiyöz hastalık belirtilerinin kayboluşundan kişinin tamamen eski sıhhatini kazanmasına kadar geçen devre, enfeksiyöz hastalığın iyileşme devresi

DECUBITUS : English Turkish Medicals

Hem yatış vaziyeti, hem de derinin nekroze olup yara halini alması

DECUSSATE : English Turkish Medicals

Çapraz, decussatio

DECUSSATION : English Turkish Medicals

Birbirini kesme, çaprazlama, çaprazlaşma

DEDENTITION : English Turkish Medicals

Dişlerin dökülmesi, dişlerin kaybı

DEFECATE : English Turkish Medicals

Defihacet etmek, boşalmak (barsaklar)

DEFECATION : English Turkish Medicals

Dışkının dışarı atılması, defihacet

DEFECT : English Turkish Medicals

Eksiklik noksan, kusur, sakatlık, defekt

DEFECTIVE : English Turkish Medicals

Sakat, natamam, noksan, kusurlu, hatalı eksik, defektif

DEFEMINATION : English Turkish Medicals

Kadınlık vasıflarından mahrumiyet

DEFENCE : English Turkish Medicals

Hastalığın oluşmasına veya ilerlemesine karşı koyma, hastalığa direnç gösterme;
Herhangi bir hücum karşısındag österilen savunma, kişinin bir tehlike veya zararlı etkene karşı kendisini savunması