English
PHENOMENON : English Turkish Medicals
(phenomena) olay, hadise, fenomen
PHENOPERIDINE : English Turkish Medicals
Solunum merkezini depresyona uğratabilen güçlü bir analjezik, solunumun mekanik olarak yaptırılabildiği koşullar alıtnda kullanılır
PHENOTHIAZINE : English Turkish Medicals
Haşarat ve solucanlara karşı veteriner tababette kullanılan bir madde (C12H9NS)
PHENOXYBENZAMINE : English Turkish Medicals
Raynaud hastalığında kullanılan çevresel bir damar genişletici
PHENOZYGOUS : English Turkish Medicals
Yüzü kafa kemiğinden geniş olan
PHENSUXIMIDE : English Turkish Medicals
Petit mal tedavisinde kullanılır
PHENTOLAMINE : English Turkish Medicals
Adrenalin antagonisti
PHENYL : English Turkish Medicals
Tek değerli radikal (C6H5)
PHENYLACETYLUREA : English Turkish Medicals
Toksik etkisi olmayan güçlü bir antikonvülsan
PHENYLALANINASE : English Turkish Medicals
Fenilalanin'i tirozin'e çeviren enzim, fenilalaninaz
PHENYLALANINE : English Turkish Medicals
Tiroksin ve adrenalin ile ilgisi olan temel bir amino asit
PHENYLBUTAZONE : English Turkish Medicals
Uzun etkili ve güçlü bir analjezik
PHENYLEPHRINE : English Turkish Medicals
Adrenaline benzeyen, ancak daha dayanıklı olan bir damar daraltıcı ve pressör madde
PHENYLHYDRAZINE : English Turkish Medicals
Glikoz arama testinde kullanılan bir madde (C6H8N2)
PHENYLKETONURIA : English Turkish Medicals
idrarda asit fenilpirüvik bulunması
PHENYLMETHANOL : English Turkish Medicals
Benzil alkol
PHENYTOIN : English Turkish Medicals
Bazen fenobarbiton ile birlikte, garnd mal tedavisinde kullanılan antikonvülsan bir madde
PHEOCHROME : English Turkish Medicals
Krom tuzları ile koyu boyanabilen
PHEOCHROMOCYTE : English Turkish Medicals
Bir kromafin hücresi
PHEOCHROMOCYTOMA : English Turkish Medicals
Böbrek üstü bezinin medulla kısmındaki kromafin hücrelerden ileri gelen tümör
PHILONEISM : English Turkish Medicals
Yeni şeylere, yeni görüş ve düşüncelere aşırı ilgi ve yakınlık gösterme, yenilik sevgisi
PHILTRUM : English Turkish Medicals
anat. Burunaltı oluğu, filtrum
PHIMOSIS : English Turkish Medicals
Sünnet derisinin doğuştan veya hastalık sonucu anormal şekilde dar olması dolayısiyle penis başının dışarı çıkamaması, fimozis
PHIMOTIC : English Turkish Medicals
Fimozis'le ilgili;
Fimozis gösteren
PHLEB(O)- : English Turkish Medicals
Toplardamar (vena) larla ilgili
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani