Multilingual Turkish Dictionary

English

English
PREVIABLE : English Turkish Medicals

Dış şartlara uyma ve yaşama yeteneği kazanmamış

PREVITAMIN : English Turkish Medicals

Vitaminlerin önmaddeleri

PREZYMOGEN : English Turkish Medicals

n.Hücre içinde zyomgen'e çevrilen madde

PRIAPISM : English Turkish Medicals

Şehvet düşkünlüğü;
Penisin cinsel zevkbulunmaksızındevamlı ereksiyonu, priapizm

PRIAPITIS : English Turkish Medicals

Penis iltihabı

PRIAPUS : English Turkish Medicals

n.Erkek cinsel birleşim organı, kamış, penis

PRICKING : English Turkish Medicals

Deri üzerinde batma şeklinde duyulan ağrı, iğnelenme

PRILOCAINE : English Turkish Medicals

Yerel damarları daraltıcı madde ihtiva eden lokalbir anestezik

PRIMACY : English Turkish Medicals

Başta gelme hali, ilk olma durumu;
Önem veya sıra bakımından başta gelen

PRIMAQUINE : English Turkish Medicals

Sıtma ilacı

PRIMARY : English Turkish Medicals

İlk, birinci, birincil, ilkel, primarius;
Asıl, ana, başlıca

PRIMATES : English Turkish Medicals

Omurgalı memelilerin insan, maymun ve benzeri bazı canlıları içine alan üst takımı

PRIME : English Turkish Medicals

İlk, birinci, primus

PRIMIDONE : English Turkish Medicals

Grand mal vebazen de petit mal (epilepsi-sara) tedavisinde kullanılan antikonvülsan ibr ilaç

PRIMIGRAVIDA : English Turkish Medicals

İlk defa olarak gebe kalan kadın

PRIMIPARA : English Turkish Medicals

İlk defa olarak doğurankadın;
Yalnız bir çocuk doğurmuş olan kadın, primipar

PRIMIPARITY : English Turkish Medicals

Primiparlık, ilk defa doğurma hali

PRIMIPAROUS : English Turkish Medicals

a.
İlk defa olarak çocuk doğuran;
İlk doğuma ait

PRIMITIVE : English Turkish Medicals

Gelişecek olan bir şeyin ilk şekli, embriyo'da herhangi bir organ veya oluşumun başlangıçtaki taslak şekli;
Gelişmemiş, ilkel, basit, iptidai (toplum v.s.);
Ham, kaba, işlenmemiş

PRIMORDIAL : English Turkish Medicals

Başlangıca ait;
Bir fert veya organın ilk büyüme dervesnide görülen, ilkel, primordialis

PRIMORDIUM : English Turkish Medicals

İlkel devresinde bulunan organ

PRINCIPAL : English Turkish Medicals

Birinci, başta gelen, ana, başlıca en mühim, princeps

PRINCIPLE : English Turkish Medicals

Bir maddenin müessir bir parçası

PRINT : English Turkish Medicals

İz, basmakla meydana gelen iz (ayak izi veya parmak izi gibi);
Baskı, basım, matbua;
Negatif'inden meydana getirilen fotoğraf

PRISM : English Turkish Medicals

prisma:
Tabanları birbirine benzeyen düzlemlerden meydanag elen ve kenarları birbirine paralel olan katı cisim;
Prizma şeklinde saydam cisim